Kınama mesajında, “İsviçre, İran hükümetini itidalli olmaya ve İranlıların ifade özgürlüğü hakkını garanti altına almaya çağırıyor.“ dendi. Buna ek olarak, Mahsa Amini‘nin ölümünün koşullarına ilişkin, hızlı bir şekilde tarafsız ve şeffaf bir soruşturmanın yapılması gerektiği de vurgulandı.
Kürt kökenli İranlı Mahsa Amini, “örtünme kurallarına uymadığı” gerekçesiyle ahlak ekipleri tarafından gözaltına alnmış, gözaltında uğradığı şiddet nedeniyle hayatını kaybetmişti.
22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ölümü, 19 Eylül’den bu yana ülke çapında yoğun protestolara neden oluyor. Güvenlik güçleri ve göstericiler arasında çatışmalar olurken, halka karşı orantısız bir şiddet durumu da ortaya çıktı.
Halka yönelik bu saldırılar uluslararası düzeyde sert bir şekilde eleştiriliyor. Ancak İsviçre hükümeti şimdiye kadar herhangi bir eleştiri yapmamıştı.
EDA’nın mesajında İsviçre’nin İran’daki insan haklarını korumak için, özellikle de ifade ve toplanma özgürlüğü, işkence ve ölüm cezasının kaldırılması, kadın hakları ve azınlıkların korunması alanlarında ikili ve çok taraflı olarak çalışmaya devam ettiğine de yer verildi.
Parti temsilcilerinden Cassis’e eleştiri
Geçen hafta İran Cumhurbaşkanı Ebrahim Raisi ile görüşen Federal Dışişleri Bakanı Ignazio Cassis, Raisi’ye sadece “İran’daki insan hakları durumuyla ilgili endişelerini” dile getirmişti.
Bu durum Federal Meclis’te bulunan partilerin tepkisine yol açtı. Merkez Partisi (Die Mitte) Başkanı Gerhard Pfister konuyla ilgili olarak; “Dışişleri Bakanı Ignazio Cassis’in ve tüm Federal Hükümet üyelerinin, İran rejimi tarafından öldürülen cesur insanlara karşı sessizliği sağır edici.“ açıklamasında bulunurken, “Yoksa mollalarla işbirliğine dayalı bir tarafsızlık politikası mı yürütülüyor?” sorusunu yöneltti.
Pfister’in bu eleştirisine SP eş başkanı Cédric Wermuth’tan da destek geldi.
