DiziİsviçreisviçreSağlık

Söyleşi: Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş ile Koronavirüs ve bağışıklık sistemi üzerine

Koronavirüs’e karşı mücadelede bağışıklık sistemimizin rolü ve Korona aşıları ile ilgili olarak, İsviçre Astım ve Allerji Enstitüsü (SIAF) Direktörü Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş ile görüştük. Cezmi Akdiş, bağışıklık sistemleri (immunoloji) alanında tıbbi araştırmalara imza atmış önemli isimlerden biri.

Şubat ayından bu yana hayatımızı önemli ölçüde etkileyen Koronavirüsü’e karşı kişisel olarak verilen mücadelenin önemli bir tarafı da bağışıklık sistemimizi güçlü tutmamız.

Bilindiği üzere, virüse yakalanan herkeste aynı etkiler görülmüyor. Kimisinde hiç belirti görülmezken, kimisinde de belirtiler çok ağır seyredebiliyor.

Koronavirüs’e karşı mücadelede bağışıklık sistemimizin rolü ve Korona aşıları ile ilgili olarak, İsviçre Astım ve Allerji Enstitüsü (SIAF) Direktörü Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş ile görüştük.

Cezmi Akdiş, bağışıklık sistemleri (immunoloji) alanında tıbbi araştırmalara imza atmış önemli isimlerden biri.

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş
Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş

Koronavirüse karşı en etkili silahlardan birinin güçlü bağışıklık sistemi olduğu ifade ediliyor. İlk olarak bağışıklık sistemimizle ilgili bilgiler aktarabilir misiniz bizlere? Nedir bağışıklık sistemi ve nasıl çalışır?

Bağışıklık sistemi, enfeksiyon hastalıklarından korunmadan otoimmun hastalıklara, organ naklinden alerjik hastalıklara, kanserden, sağlıklı gebeliğe kadar birçok sağlıksal alanı kapsıyor.

20’den fazla değişik hücre ve 4 binden fazla molekülün bir denge içinde hareket etmesi ile oluşan  bağışıklık sisteminin ilgilenmediği bir hastalık hemen hemen yok gibi.

Bağışıklık sistemlerini üç ana başlıkta ele alabiliriz;

Dış koruyucular: Deri, balgam oluşumu, öksürük, hücrelerin küçük iplikciklerle yabancı cisimleri dışarı atması, dışkı, idrar ve burun akıntısı gibi dışarı doğru vücudun temizlenmesi.

Doğal bağışıklık:  Doğumdan başlayarak, dokuların ve hücrelerin hastalık oluşturucu dış etkenlere karşı gösterdikleri genel bir bağışıklıktır bu.

Edinsel spesifik bağışıklık: Hücreler arası ilişiler ile antikorların oluşması ve enfeksiyon ajanları ile aşılara karşı gösterilen özgün bağışıklık.

Peki Koronavirüs’e karşı bağışıklık sistemimizi nasıl güçlendirebiliriz?

Sağlıklı beslenme, yaşa uygun spor ve ideal kilo, şeker ve yüksek tansiyon gibi hastalıkların iyi tedavi edilmesi ile bağışıklık sistemimizi güçlendirebiliriz. Ayrıca var olan vitamin eksikliğinin giderilmesi, düzenli uyku, ruhsal sağlığın iyi olması da çok önemli tabi.

İsviçre’de hızla artan vaka sayısıyla birlikte Koronavirüse karşı bağışıklık kazanılıp kazanılamayacağı sorusu da gündemde. Covid-19’u atlatanlar bağışıklık kazanmış oluyorlar mı?

Büyük bir grup bağışık kazanıyor ancak bu bağışıklık “uzun süre kalıcı mı?“ diye merak ediyoruz tabi. Bağışıklık süresi tam olarak bilinmiyor.

COVİD-19 hastalığından kurtulduktan sonra tekrar enfekte olma riski nedir?

Eğer altta yatan bir immun yetmezlik yoksa ve antikor oluştuysa tekrar enfekte olma riski çok düşüktür.

Virüsün mutasyona uğraması ile, edinilmiş bağışıklığın yok olması mümkün mü?

Evet böyle birşey mümkündür. Bunu grip virüsünde görüyoruz örneğin. Grip virüsünde mutasyona uygun bölgeler her üç yılda bir ana mutasyon yaparken, ona uygun aşı geliştirilip piyasaya sürülüyor. Bu virüsteki ana mutasyonları 2002, 2012 ve 2019 yıllarında görmüştük.

SARS, MERS ve COVİD-19 bu mutasyonlar nedeniyle oluştu. İngiltere’de yeni bir mutasyon görüldü. Bu mutasyon ile ilgili ilk bulgu, virüsün hücre kültürlerini biraz daha hızlı enfekte ettiği idi. Mutasyon’a bağlı olarak hastalığın hızla yayılması İngiltere, İrlanda ve Güney Afrika’da görülürken, bu durum ölüm artış sayılarına da yansıdı.

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş
Cezmi A. Akdiş’ın eşi Prof. Mübeccel Akdiş de İsviçre Astım ve Allerji Enstitüsü’nde bölüm başkanı olarak görev yapıyor.

Koronavirüs mutasyonu durumunda Koronavirüs aşıları etkili olabilir mi?

Bu, mutasyonun olduğu bölgeye bağlıdır. Mutasyon durumunda aşıların etkisi konusunda yeterli kanıtlar yok henüz.

İsviçre’de Ocak ayı itibarı ile aşılamalara başlanacak. Aşılamalara dair değerlendirmeleriniz nelerdir? Aşılamalarla birlikte virüs ortadan yok olabilir mi sizce?

Bu tür salgınlardan kurtulmanın tek yolu aşılamadır. Yeterli sayıda aşılama toplum sağlığını korurken, hastalık riskini çok belirgin bir şekilde azaltır. Virüsün çiçek hastalığı gibi tamamen yok edilmesi mümkün. Ancak bu uzun yıllar alacaktır.

Dünyada Korona konusundaki ilk bilimsel makaleleri kaleme alanlardan birisiniz. Kısaca bu makalelerin içeriklerinden bahsedebilir misiniz?

İlk makalemiz 19 Şubat’ta yayınlandı. 10 Ocak’ta Davos’taki enstitümüzde çalışan Wuhan Üniversitesi’nden Göğüs Hastalıkları ve Alerji Profesörü Yadong Gao, bana Wuhan’a acil olarak geri dönmesi gerektiğini, çünkü ciddi bir salgınla savaştıklarını ve bölümlerinin ona ihtiyacı olduğunu söyledi ve 15 Ocak’ta Çin’e döndü. O günden sonra da sıklıkla görüşerek, hasta bakımları ve uygulanabilecek tedaviler hakkında konuştuk. Daha sonra bir grup hasta üzerinden, ağır seyreden ciddi bir salgınla karşı karşıya kaldığımızın farkına vardım ve eldeki verilerin süratle yayınlanıp tüm dünyanın bilgilendirilmesi gerektiğini düşündüm. Bu vesile ile ilk vakalar görülen 140 hastayı inceledik. İlk bulgular Wuhan hayvan pazarı ile ilişkileri içeriyordu. Buna ek olarak; virüsün insandan insana bulaştığını, diyabet, obezite, kanser gibi altta yatan nedenlerle hastalığın ağır seyrettiğini de gösterdik. Laboratuvar ve bilgisayarlı tomografi bulguları ile, ağır vakaları belirleyen faktörlerin neler olduğunu açıkladık.

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş

Bu şekilde Wuhan grubu ile birlikte 10 ayrı makale yayınladık. Odaklandığımız ana konular ise; hastalığın ishal de dahil olmak üzere değişik klinik seyirleri olduğu, PCR testinin hatalı negatiflik gösterebileceği, çocuk hastalarda genellikle iyi huylu seyrettiği, hastalığın neden ağırlaştığına dair risk faktörleri, ağır ve ağırlaşabilecek hastaların erken tanısı gibi konulardı.

İkinci grup yayınlarımız; Avrupa Alerji ve Klinik İmmunoloji Akademisi ile birlikte, diğer kronik hastalıkları olan hastaların COVİD-19 olduklarında devamlı olarak kronik hastalıkları nedeniyle kullandıkları tedavilerin nasıl devam etmesi gerektiği üzerine oldu.  Bu konuda değişik hastalıkları kapsayan ondan fazla yayınımız oldu.

Üçüncü grup yayınlarımız; enstitümüzden yaptığımız araştırmalardan yola çıkarak, COVİD-19 immunolojisi ve patogenezi ile virüsün bağlandığı reseptörleri gösteren çalışmalarımızla ilgili oldu.

Son olarak ise, Oxford’daki aşılamada çıkan anafilaktik yan etkilerin “polyetilen glikol“ isimli bir maddeye karşı olabileceği konusunda toplumu uyaran bir editöryel makale yayınladık ve bu konuda yine günü gününe toplumu bilgilendirdik.

İsviçre’nin Koronavirüs ile ilgili aldığı önlemleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce yeterli mi bu önlemler?

Evet, alınan önlemleri oldukça düzenli ve yeterli buluyorum. Bireysel hasta tedavisi İsviçre’de mükemmel bir şekilde yapılıyor. Kendi çocuklarımız da dahil olmak üzere hekimlerimiz inanılmaz bir özveri ile çalışıyorlar. Ancak Eylül ayından sonra, kapalı alanlarda olguların hızla artacağını ön görmede, toplumu bilinçlendirmede ve her maskenin insanları virüsten korumadığı konusunda İsviçre dahil bütün Avrupa ülkeleri biraz geç kaldı ne yazık ki.

Bundan sonraki süreçte aşılamalarla ilgili daha çok konuşulacak. Aşılamalardan sonraki gidişatı nasıl görüyorsunuz? Buna dair bir öngörünüz var mı?

Aşılar arasında yan etki ve etki açısından çok farklılıklar olmadığını, özellikle de aşılamalarda risk gruplarının öncelikli olması gerektiğini düşünüyorum. Aşılara onay veren kurumlardaki yüzlerce uzman, gecelerini gündüzlerine katarak son derece ciddi ve genel kurallardan hiç ödün vermeden çalışıyorlar. Yapılan çalışmalar bir uçak yapımı kadar ciddi ve bilimsel temellere dayanıyor.

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş

Siz aşı yaptırmak ister misiniz?

 Evet. Ben ve ailem ilk fırsatta aşılarımızı olacağız.

Son olarak Türkiye’deki bilimsel çalışmalara dair görüşlerinizi soralım size.

Son yirmi yılda enstitümüze Türkiye’den 60 kadar araştırmacı gelip 3 ay ile bir yıl arasında çalıştı. Yüze yakın ortak çalışma yaptık. Hepsi Türkiye’ye geri dönüp laboratuvarlar kurdular ve üniversitelerinin bölümlerini geliştirdiler. Uzmanlık sırasında veya doktora öğrencisi olarak gelenlerin çoğu profesör, bölüm başkanı hatta enstitü direktörü oldu.

Üst düzey bilimler her zaman iyi finansal desteklere dayanmaktadır. Ne yazık ki Türkiye’de bilimi destekleyecek vakıf kültürünün pek gelişmediğini görüyoruz. Son yıllarda bir sürü özel üniversite açıldı Türkiye’de. Hepsi öğrenci yetiştiriyor ancak asıl gelişmenin bilimi desteklemek olduğu konusunda bir farkındalık yok maalesef. Türkiye’de çok yetenekli ve çok çalışkan bir sürü araştırmacı var. Ancak bilimsel araştırmalara ayrılan bütçelerin kısıtlı olması nedeniyle verimliliklerini tam olarak gösteremiyorlar.

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş kimdir?

Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş

 1985 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş, 1991 yılında aynı üniversitede enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji, 1994 yılında ise immunoloji (bağışıklık sistemi) konularında uzmanlaştı.

Uzun yıllardır İsviçre’de yaşayan Cezmi A. Akdiş, 2001 yılında Zürich Üniversitesi’nde doçent, 2006 yılında Tıp Fakültesinde Extraordinaryüs, 2014 yılında da Ordinaryüs Profesör oldu.

Pekin ve Wuhan üniversitelerinde Onursal Profesör olan Akdiş, 2006 yılından bu yana Davos’ta bulunan İsviçre Astım ve Alerji Enstitüsü’nün (SIAF) direktörlüğünü, 2014 yılından bu yana da İsviçre Bilim Akademisi Senato Üyeliğini yapıyor.

Avrupa İmmunoloji Derneği Başkanlığı görevinde de bulunan Cezmi A. Akdiş, şu ana kadar 700 den fazla yayına imza attıve10’dan fazla uluslararası ödül aldı.

Dünyada COVID 19 salgını konusundaki ilk bilimsel makaleyi kaleme alanlardan biri olarak tanınıyor.  Prof. Dr. med. Cezmi A. Akdiş, ilkini 19 Şubat’ta yazdığı toplam 26 COVID 19 makalesi kaleme aldı.

 

AYDIN YILDIRIM/DAVOS

 

Yasal Uyarı: Sitemizde yayımlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı HaberPodium’a aittir. Izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı