Bugün başlayan ve iki gün boyunca sürecek olan oturumlara İsviçre’nin dört bir yanından 246 kadın katılıp, cinsiyet eşitlikle ilgili konuları tartışacak.
Kadınların bu toplantıları, İsviçre’de kadınların oy kullanma hakkının 50’nci yıl dönümününe denk geliyor.
246 kadının katıldığı ilk toplantılar 1991 yılında yapılmıştı. İki gün süren oturumun amacı, gündemdeki konuları kadın bakış açısıyla tartışmaktı. Tartışmaların odak noktasında ise cinsiyet eşitliği yer aldı.
Eşitsizlik vurgusu
Kadınlar alınan kararlarda yeterince temsil edilmezlerken, çalışma yaşamında kadınlar geri planda tutuluyor ve erkeklere göre daha düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Kadın erkek eşitliği konusunda ilerleme kaydedebilmenin öncelikli koşulunun eşit ücret olduğu vurgulanıyor.
Nasıl seçildiler?
Toplam 1400’den fazla kadının aday olduğu ve 12 bin kadın seçmen tarafından seçilen Kadın Meclisi için 246 kadın belirlendi. Seçilen 246 kadın 2 gün boyunca, diğer şeylerin yanı sıra toplumsal cinsiyet eşitliği, yaşlılık güvencesi, kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve bakım işleri gibi konuları tartışacak.
Oturumların sonunda ise, karara bağlanan teklifler bir talep listesi halinde Federal Meclis üyelerine teslim edilecek.
Kadın Meclisi çalışması, İsviçre’nin en büyük kadın çatı örgütü olan Alliance F, Federal Kadın Sorunları Komisyonu (SFAO) ve diğer kadın dernekleri ile birlikte düzenleniyor.
Sommaruga’dan İsviçre’deki cinsel ayrımcılığa vurgu
Kadın oturumunda konuşmacı olarak ilk sözü alan Federal Hükümet Üyesi Simonetta Sommaruga oldu. Sommaruga bir kadın olarak kendi deneyimlerinden bahsederken, “İlk işim için bir erkek çalışandan daha az para aldım.” dedi ve İsviçre’deki cinsel ayrımcılığa vurgu yaptı.
Eşitliğin ilk adımının eşit ücret olduğunu savunan Sommaruga, “Bir şeylerin değişmesi için, her şeyden önce aynı ücrete ihtiyacınız var. Kadınlar sırf kadın oldukları için daha az kazandığı sürece ayrımcılık olacaktır.” şeklinde konuştu ve kadınların siyasette büyük bir fark yaratabileceklerine değindi.
Aile içi şiddete karşı 706 milyon
Kadınların gündeme getirdiği bir başka konu aile içi şiddet konusuydu. Verilere göre İsviçre’de kaydedilen tüm şiddet eylemlerinin %40’ı ev ortamında yaşanıyor.
Sunulan bir önergede “İsviçre’de toplumsal cinsiyete dayalı şiddet konusuna hala yeterince ilgi gösterilmiyor. Gerekli araçlarla ele alınması gereken büyük bir güvenlik sorunudur.” ifadelerine yer veriliyor.
Kadın üyeler, İsviçre’nin cinsiyete dayalı şiddete karşı korunmak için yıllık GSYİH’sının %0,1’inin alınacak önlemler için kullanılmasını talep ediyorlar.
Oluşturulacak olan bütçe ile şiddeti önleyici tedbirler başlatılıp, kadın ve erkek sığınma evlerinin yanı sıra mağdur danışma merkezleri mali olarak desteklenebilecek.
Tarımda çalışan kadınların hakları
Kadınlar oturumunda bir diğer önemli konu ise tarımda çalışan kadınların hakları oldu. Buna göre çiftliklerde çalışan kadın aile bireylerinin %70’i yaptıkları iş karşılığında para almıyor ve sigortalı değiller.
