Ressam ve Karikatürist Tuncay Akbaba: Sanat toplumu aydınlatır
Tuncay Akbaba 2016 yılından bu yana İsviçre‘nin Bern şehrinde yaşayan bir resim ve karikatür sanatçısı. Çok yönlü çalışmalara imza atan Tuncay Akbaba ile sanatsal çalışmaları üzerine konuştuk.
Sanat hayatına 1997 yılında karikatürle başladığını söyleyen Akbaba, buna iki kız kardeşinin öncülük ettiğini ifade ediyor ve şöyle devam ediyor;
“Akademik eğitim almadım. İçten gelen duygularla, yoğun eskiz çalışmaları yaparak, sanat tarihi, resim teknikleri üzerine sürekli okumalar yaptım. Hala da yapıyorum. Araştırma merakım geliştikçe yeni teknikler öğrenmeye, kendimi aşmaya çalışıyorum. “
Tuncay Akbaba çalışmalarının özelliklerinden şöyle bahsediyor;
Bütün çalışmalarım aslında yaşadığım çağın sorunlarını anlatıyor. Gördüklerimi hissederek, ana tanıklık edercesine kâğıda, tuvale, ahşaba, taşa yansıtıp tasvirliyorum. Çalışmalarımda yeri geldiğinde, olayları ve konuları alaycı ve abartılı şekilde de yorumlanmışımdır.
İlk olarak karikatürle başladınız. Karikatür sizin için ne ifade ediyor?
Karikatürden aldığım ilham beni yeni sanatsal arayışlara yönlendirdi. El sanatları, ahşap oymacılığı, atık materyallerden eser yapma, tuval çalışmaları, taş boyama gibi alanlarda özgün eserler üretiyorum. Benim dünyamda karikatür, eleştiren, düşündüren ve yoruma zorlayan bir sanat türünü ifade ediyor. Karikatür salt gülmeye hizmet etmez. Bundan dolayı karikatür çizenler siyaset camiasına korkutucu gelir. Karikatürist gözlem yapar, hayatı takip ettiği kadar tarih, felsefe, toplum bilim, iktisat da okur ve bunları sanat yoluyla topluma aktarır. Benim karikatür anlayışım da böyle. Amacım güldürmekten öte düşündürmek. Çalışmalarımda yeri geldiğinde ifadesel olarak düşündürücü, her türlü olayı ve konuyu kendince alaycı ve abartılı şekilde yorumlamışımdır.
Sanatın işlevi konusunda neler söylemek istersiniz peki?
25 yılık sanat hayatımda şunu anladım ki, sanat toplumu aydınlatır. Toplumun içini ısıtır. Tarih bilinci yaratıp geliştirirken, insan olma, birlik olma duygusunu da işler.
Günümüz koşullarında değerlendirirsek?
Sanat, anlamsız egolara ve kompleksli siyasal duruşlara karşı olmayı, erdemli bir şekilde insandan yana olmayı gerektirir. Ancak bana göre günümüzde büyük bir çoğunluk sanatın kıymetini bilmiyor. Bundan dolayı da karanlıklar yakamızdan düşmüyor. İnsanlar daha da yoksullaşıyor, çocuklar her gün mamasız giriyor yatağa.
“İçeriden İçeriye, İçeriden Dışarıya“ isimli bir çalışmanız da var. Bundan bahsedebilir misiniz biraz?
İçeriden İçeriye, İçeriden Dışarıya adlı çalışmama kara kalem ile başlamıştım. Daha sonraki süreçte tekniğimi ve renk yelpazemi geliştirerek, kurgu düzenimi resimsel boyutla harmanladım.
Eserlerinizi sergileme olanağı bulabildiniz mi hiç?
2005-2008 yılları arasında, Türkiye‘nin çeşitli il ve ilçelerinde “İçeriden-İçeriye, İçerden Dışarıya“ adlı ilk kişisel karikatür sergilerimi açtım. 2016’da, İçel Sanat Klübü‘nde “Absürd Karikatür Sergisi“ isimli bir sergim oldu. 2017-2018 yıllarında da, Bern’deki karma sergilerde yer aldım.
Burada da çalışmalarınıza devam ediyorsunuz. Türkiye’deki çalışmalarınızla buradakiler arasında fark hissediyor musunuz?
Türkiye’de olduğum süreçte çizimlerim salt bir çizim olmaktan çıkmaya başlamıştı. Yurt dışına çıktıktan sonra ise, anlam ve çağrışım tasarımları ile zihnimdeki imgeleri ve düşünceleri resimlerimle dışa vurdum adeta. Özellikle de biçim ve form boyutu ile, yeni geliştirdiğim tekniklerle kendime özgü çalışmalar ortaya koydum.
Bu çalışmalarımı yaparken, estetik boyutu ile farklı sanat dallarından da etkilendim tabi. Bu sayede daha iyi beslenip çalışmalarımı zenginleştirdim.
Mavi B’adem kitabı
Tuncay Akbaba 2020 yılında, Mavi B‘adem adlı eleştirel-şiirsel bir kitap da yayınlıyor. POESiS Yayın Evi’nde çıkan kitap Korona koşulları nedeniyle okuyucularına sağlıklı bir şekilde ulaşamıyor. Eleştirel mizahla harmanlanan kitap resimle şiiri bütünleştirirken, içerik olarak günümüzün inançsal ve ahlaki erozyonlarına dikkat çekiyor.
Çalışmalarınıza burada da ilgi var mı?
Açıkçası çalışmalarımı daha çok sosyal medya aracılığıyla kitlelere ulaştırmaya çalışıyorum. Farklı ve uzak coğrafyalardan çalışmalarıma oldukça olumlu dönüşler oldu. Bu da kendi sanatsal çalışmalarım için açtığım Instagram ve Facebook gibi platformlarda farklı insanlarla ilişkiler kurmamı sağladı. Bu ilişkiler aracılığıyla yeni sergi olanakları da oluşuyor.
Buraya dair hedefleriniz nelerdir?
Bundan sonraki hedefim; çalışmalarımı Türkiye’de ve Avrupa’da sergileyerek, daha büyük sanat sever kitleyle buluşturmak olacak. Yerelden dünyaya açılırken, yerelin sinerjisini de arkama alarak var olmaya devam edeceğim.
Aydın Yıldırım / Zürich