Fuat Köçer

Oyun görünüşte akla uymaz ama çocuk oyunla akıllanır!

Fuat Köçer

Fuat Köçer

Eğitimci

 

 

Oyun, insanın vaktini hoş geçirmesine, oyalanmasına yarayan, genellikle belli kuralları olan eğlence olarak nitelendirilebilir. İnsanın sosyo-psikolojik gelişiminde belirleyici rolü olan yaşam stratejilerini geliştirebilmek için vazgeçilmez bir suni gerçekliktir oyun.

Oyun oynamak hakkında dünyanın önde gelen yazarlarından Schiller şöyle der: “İnsan, yalnızca oyun oynadığında bütünüyle insandır.”

Her insan oyun oynama icgüdüsüne sahiptir. Örneğin çocuklar oyuncak arabalarıyla oynar, bebeklerinin saçlarını tarar. Yetişkinler spor oyunlarında birbiriyle yarışın içine girer, iskambil kağıtlarıyla birbirini yenmeye çalışır. Ya da günümüzde bilgisayar oyunlarıyla zevkli vakit geçirir.

Oyun oynamanın insan, hatta bütün ekosistem içindeki yeri, kendi başına araştırma alanları olusturuyor ve beraberinde birçok soruyu doğuruyor. Peki oyun oynamak nedir? Sadece eğlence için mi oynarız? Oyunun hayatımızda başka işlevleri var mı? Gelin oyun kavramı üzerine bir yolculuğa çıkalım;

İnsanoğlu doğası gereği sosyal bir varlıktır ve yaşamını sürdürebilmesi için daima çevresi ve diğer insanlarla etkileşim, iletişim içerisinde olma gereği duymaktadır. Bu nedenle insanlık, tarih boyunca oyun oynama güdüsünden vageçmedi.

Milat`tan önce beşinci yüzyılda Herakleitos’un insanın oyuncu yapısını incelediği bilinmektedir. Bu da, oyun oynamanın tarihi uzunluğu hakkında belli ipuçları veriyor.Oyun esnasında hayal gücümüzü zorlayarak kendimize bir egzersiz alanı yaratmış oluyoruz.

Belirli motor becerilerini elde etmemiz içinde oyun oynamak değerlidir. Oyunların hayatımıza asıl etki alanı ise, tahminimce belli kural sistemleri içerisinde olması. Oyun oynarken belli kurallara uyarken, aynı zamanda da oyun esnasında beklenmeyen olaylar karşısında tutumumuzu duruma göre değerlendirip geliştirerek, hem düşünsel hem de fiziksel bir esneklik ile oyunda kalma imkanı buluyoruz. Bu esnekliğin, dünyaya ve gelişime adaptasyon konusunda çok önemli bir rol oynadığını söylemek mümkün.

oyun

Hangi oyunu oynarsak oynayalım, belli özellikleri karşımıza cıkıyor. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:

Hedef

Hangi oyunu oynarsak oynayalım, oyun kendi içerisinde belirli hedefler içerir. Örneğin bir futbol müsabakasında gol atmak için çaba sarfedilirken, bebeğinin saçını tarayan beş yaşındaki çocuk da oyuncak bebeğin saçlarını düzleştirmeyi kendine bir hedef olarak belirlemiştir.

Kural

Her oyun belli bir kural sistemi içerisinde oynanır. Bunu oynayan kişi kendi belirlemiş olabilir, o oyunun önceden belirlenmiş kurallarına uymasıda mümkündür.

Öngörülemez oluşu

Oyunların en büyük ortak özelliği, öngörülemez oluşudur. Ne gibi bir sonuç alacağımız, oyun esnasındaki zorluklar ve bizim gösterdiğimiz reaksiyon ve kararlar doğrultusunda belirlenir.

Zevk faktörü

İnsanoğlu genel itibari ile oyun oynamaktan zev almaktadır. O nedenle oyun zorla yaptırılacak bir eylem olarak düşünülemez.

Oyuncu gerekliliği

Bir oyunu oynayabilmek için oyuncu gerekmektedir. Oyunun kurallarına göre oyuncu sayısı değişkenlik gösterir. Bir basketbol maçında, satranç için gerektiğinden daha fazla oyuncu gerekir.

Peki bu kurallar doğrultusunda insan oyun oynarken, ne gibi kazançlar elde eder?

  • Oyun oynamak bizleri mutlu eder.
  • Kendimizi ve sınırlarımızı tanımamız için oyun oynamak verimlidir.
  • Oyun, öğrenmek ve bilgi edinmek için değerli pedagojik bir yoldur.
  • Sağlıklı bir özgüven gelişimi için oyun oynamakta fayda vardır.
  • Potansiyelimizi arttırabilmemiz için oyun verimli bir alandır. Çünkü oyun esnasında kendimizi aynı zamanda bir yarış içerisinde bulabiliriz.
  • Duygularımıza hakim olmamız, hüzün, öfke ve sevinç kontrolü geliştirebilmemiz adına oyun vazgeçilmez bir faktördür.
  • Dayanaklılığımızı geliştirmek içinde oyun oynamakta fayda var. Oyunun öngörülemezliği, belirli zihinsel ve fiziki esneklik ve sonucunda dayanıklılık geliştirmemizi sağlar.
  • Sağlıklı bir şekilde izlenimde bulunmak ve durum tespiti için oyun oynamalıyız.
  • Oyun oynamak, insani ilişki ve bağlarımızı olumlu yönde etkiler. Oyun esnasinda ortak hedef belirleyip bu doğrultuda hareket etmek, insanın «biz» olgusunu geliştirir.
  • Dijital, ya da bilişim çağında oyun esnasındaki kazanımlar ehemmiyet kazandı. Sanal ortam çoğu noktada oyun dünyası ile parallelik göstermekte. Bu alanda karşılaşabileceğimiz zorluklarla başedebilmek içinde oyun oynamalıyız.

Hem çocuklarımız hem de bizim için oyun oynamak büyük bir kazançtır. Oyun ile geçirilen vakit boş bir vakit değil; insanın geliştiği, sınırlarını tanıdığı, kendini sorguladığı suni gerçekliklerin yaşandığı zaman dilimidir.

Mevlana Celaleddin` in dediği gibi: “Oyun, görünüşte akla uymaz ama çocuk oyunla akıllanır!“

Bolca oyun oynamamız ve akıllanmamız dileğiyle…

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı