Mustafa Atıcı

İsviçre’de yabancı düşmanlarını marjinalleştirmemiz gerekiyor

Mustafa Atici, Isvicre'de egitim sisitemi

Mustafa Atıcı

Federal Parlamento Milletvekili

Bilim, Eğitim ve Kültür Komisyonu Üyesi

 

 

28 Şubat’taki halk oylamalarında İsviçre halkı, son 25 senedir aktif olarak yabancılara karşı kampanyalar yürüten İsviçre Halk Partisi SVP’nin Yaptırım İnisiyatifi’ne ”Hayır” dedi. Bu sonuç İsviçre’de yaşayan göçmenleri, göçmen dostlarını ve açık bir toplum isteyen İsviçrelileri çok mutlu etti. Bu çok önemli bir başarı bence. Fakat bu sonuç SVP`yi göçmen karşıtı politikalardan uzaklaştıracak ya da durduracak bir sonuç değil. 5 Haziran’da, İltica Yasası’nda yeni düzenlemelerle ilgili bir referandum yapılacak. SVP burada yine ağırlığını hissettirmek, Yaptırım İnisiyatifi yenilgisinin rövanşını almak istiyor.

İsviçre’de SVP gibi partilerin göçmen karşıtı politikalarını durdurabilmek için 5 Haziran 2016`da oylanacak olan İltica Yasa’sındaki düzenlemelere EVET dememiz gerekiyor.

Bu da yetmeyecek…Bu yılın Eylül ayında yapılacak olan halk oylamalarında, SVP`nin İsviçre’nin uluslararası sözleşmelerden geri çekilmesini isteyen İnisiyatifi’ne de HAYIR dememiz gerekiyor.

Bu da yetmeyecek… Önümüzdeki yıl oylanacak olan İsviçre’nin Avrupa Birliği ile olan ikili anlaşmalarının bozulmasını önleyecek olan halk oylamasına da EVET diyerek, SVP`yi İsviçre’de yaptığı göçmen düşmanlığı politikasında yalnızlaştırmamız gerekiyor.

Bu Halk oylamaları ile ilgili ayrıntılı tartışmaları, oylamaların olacağı dönemlerde de yürüteceğiz. Eğer bu şekilde üst üste SVP`nin inisiyatiflerine veya referandumlarına hayır dersek, ancak o zaman SVP’yi bu tür göçmen düşmanı veya insan hakları ihlallerini öngören girişimlerde bulunmasını önleyebiliriz. Sonuç olarak da, İsviçre`de son 25 senedir halkı göçmenlere karşı korkutup kışkırtarak büyüyen bir zihniyet ve partiden kurtulabiliriz.

Isvicre'de ilticacilar icin referendum-haberpodium.ch

İsviçre`de 28 Şubat 2016`da basit bir suça bulaşmış göçmenleri de yurtdışı etmeyi öngören halk oylamasına Hayır demekle güzel bir başlangıç yaptık. Sonuç almak için daha uzun süre bu tempoda mücadele etmemiz gerekiyor. İsviçre pasaportuna sahip olmayan göçmenler için İsviçre tarihinin en tehlikeli girişimi olan bu inisiyatifin reddedilmesi, toplumun bir çok kesiminin aktif bir şekilde beraber mücadele etmesi ile sağlandı. Dolayısı ile göçmen karşıtı yeni yasaların çıkmaması için yerli halkın da aktif olarak çalışması gerekiyor.

Tarihte hiç rastlanmamış bir şeklide 60 Milyon insan şu anda dünyanın farklı coğrafyalarında mülteci konumunda bulunuyor. Bu insanların 35 milyonu doğdukları ülkelerde, 25 milyonu ise başka ülkelerde mülteci olarak yaşıyorlar. Bu insanların hayat şartları düzeltilmediği sürece, özellikle Batı Avrupa ciddi göç dalgaları ile karşı karşıya kalacak. Birleşmiş Milletler İltica Sekretaryası’nın rakamlarına göre şu anda 1,6 Milyon kişi Avrupa yollarında. Avrupa’nın iltica durumuna karşı, hem iç politikasında hem de dış politikasında ortak bir duruşunun olmaması, özellikle ilticacıların ülkelere dağılımı ve ilticacıların geldikleri ülkelerdeki politikaların belirsiz olması ciddi sorunlardır. Özellikle bu süreçte ilticacıların geliş güzergâhlarını değiştirerek çözümler aramak, tamamıyla gerçek dışı bir politikadır. Bunun tutmayacağını kendileri de biliyor ve sadece zaman kazanmaya çalışıyorlar. Örneğin İtalya üzerinden 2015 senesinde Avrupa’ya botlarla 150 bin kişi geldi. 2016’nın ilk dört ayına kadar 20 bin kişi gelmiş olmasına rağmen, yaz aylarında bu rakamı çok yukarılara çıkacağı öngörülüyor. Batı Balkan ülkelerinin geliş yollarını bloke etmesi, Yunanistan`daki sıkışma durumu, Türkiye ile yapılan pazarlıklar, gerçek anlamda ilticacıların gelişini durduramayacaktır.

Bu rakamlar ve gerçekler, insanlara daha iyi yaşama şartları sağlamadığı sürece, insanların doğdukları yerlerde kalmalarının mümkün olmayacağını orta koyuyor.

İsviçre’de mülteciler

Gelelim İsviçre`ye…2015 yılında İsviçre’ye yapılan iltica başvuru sayısı 39 bin 500 idi. Bunlardan 2 bin 700 kişi 18 yaş altında olanlardan oluşuyordu. Her ne kadar kamuoyunda kıyamet koparılsa da, 2016 yılında şu ana kadar İsviçre`ye gelen ilticacı sayısı 9 bin‘ de kaldı. Kaldı ki son 20 senedir, İsviçre’ye gelen ilticacı sayısı yıllık olarak 24 bin gibi çok düşük bir rakamda duruyor.

Şu anda İsviçre`de uygulanan İltica Yasası, son 20 sene içerisinde yapılan sürekli hak kısıtlayıcı düzenlemelerle birlikte bu güne kadar geldi.

Son yıllarda Avrupa genelinde ilticacı sayısının artması İsviçre`de de yeni yasaların çıkarılmasını gündeme getirdi. Bu doğrultuda Federal Parlamento Eylül 2015`de İltica yasasında bazı düzenlemeler yaptı. Bu düzenlemelere karşı SVP imzalar toplayarak referandum hazırlığı yaptı.

İltica yasasına dair düzenlemeler esas olarak üç önemli değişiklik içeriyor;

Isvicre'de mülteciler-haberpodium.ch

 

 

 

 

 

 

 

 

1. İltica işlemlerinin hızlandırılması

Bugünkü yasa İsviçre`de bazı durumlarda bir iltica kararının yıllarca sürmesine sebep olabiliyor. Dolayısıyla birçok insan uzun süre ailesi ile beraber bir belirsizlik içerisinde İsviçre’de yıllarını geçirdikten sonra olumsuz bir cevap alarak burayı terk etmek durumunda kalabiliyor. Bu durumda iltica dosyalarının kısa bir sürede sonuçlandırılması, iltica başvurusu yapan kişi için de cazip olabilir. Olabilir diyorum, çünkü amaçlanan 140 gün içerisinde bir iltica dosyasının sonuçlandırılması demek, kaldığı ülkede belge temin etmesi zor olan kişi için olumsuz sonuçlar da doğurabilir. Aynı zamanda bir iltica dosyasını 140 gün içinde sonuçlandırmak, itiraz hakları için gerekli olan süreleri kısaltmak anlamına geliyor. Bu da iltica başvurusu yapan kişiler için bir hak kısıtlaması demek.

2. İltica başvurularında parasız avukat temininin garantilenmesi

Burada yeni yasanın itiraz sürelerinin kısıtlamasından doğan hak ihlallerini asgariye indirmek için, yeni düzenleme ile birlikte herkese parasız hukuki danışmanlık temin ediliyor. Bu yeni düzenlemeye karşı referanduma giden SVP, “herkese bedava avukat” temin edildiğini ileri sürerek, bu düzenlemenin daha fazla ilticacı gelmesine sebep olacağını belirtiyor. Akabinde bu söylemleriyle yerli halk üzerinde daha fazla korku etkisi yaratıyor.

3. Federal Göçmen Dairesi’ne belediyelerde göçmenlerin barınabileceği yerler belirleme hakkı veriliyor

İsviçre’deki federatif yönetim tarzı gereği, herhangi bir yerel belediye istemediği sürece Federal Hükümet belediyeye zorla bir uygulama yaptıramaz. Federal Hükümeti bu düzenlemede en fazla zor duruma düşüren şey, gerek duyduğunda belediyelerden ilticacıların barınabileceği yerler temin etmesini istemesi oldu denebilir. İsviçre’de, tepeden bir uygulama dayatıldığında, hele bu göçmenler ile ilgili bir uygulama isteği ise, özellikle SVP hiçbir göçmenin dahi yaşamadığı küçük bir dağ köyünde bile insanları korkutarak, ülke genelinde negatif bir kampanya yürütebiliyor.

Peki SVP neden bu üç yeni yasa düzenlemesine karşı çıkıyor?

SVP`nin istediği, İsviçre’ye hiçbir ilticacının gelmemesi ve burada iltica etmiş olanlara da hiç bir hak vermeden geri gönderilmeleri yönünde.

İsviçre vatandaşı olan göçmenler sandığa giderlerse göçmen karşıtı birçok yasa reddedilir.

İsviçre`de 1,3 Milyon göçmen kökenli vatandaş bulunuyor. Kamuoyu araştırmalarına göre, kabul şansı çok yüksek olan göçmen karşıtı yasalara karşı göçmenlerin ve göçmen kurumlarının ciddi bir çalışma yürütmeleri halinde bu tür yasa önerilerinde ret sonucu çıkar. Geçmişteki inisiyatifler ve referandumlarla ilgili yapılan istatistikler, maalesef İsviçre vatandaşı olmuş göçmenlerin çok azının sandığa gittiklerini göstermektedir.

İsviçre`de ilticacılara daha iyi haklar için mücadele etmek demek, aslında daha  yaşanılabilir, demokratik bir İsviçre için mücadele etmek demektir. İlticacılarla ilgili düzenlemelere Evet demek, göçmenler için İsviçre’de iyi haklar elde edecekleri ya da ilticacılara daha iyi imkanlar sağlamak anlamına gelmiyor. Bu revizelere Evet demek ile SVP`nin göçmen düşmanlığını körükleyen politikasına Hayır demiş oluyoruz. Bunu da İsviçre’nin göçmenler için yaşanılabilir bir ülke olması için yapmak zorundayız.

Eğer SVP yukarda belirttiğim halk oylamalarında halktan destek bulamazsa marjinalleşecektir. Bu durum İsviçre’de açık bir toplum isteyen kesimleri daha da güçlendirecektir. Amacımız önümüzdeki Halk oylamalarında yabancı düşmanlarını marjinalleştirmek olmalı. Onun için  İsviçre vatandaşı olan göçmenler aktif olarak 5 Haziran`da sandık başına gitmelidirler ve yeni iltica yasasına EVET demelidirler.

SP Göçmenler Kurumu olarak bu yasa içinde 7 farklı dilde broşürler hazırladık. Hedefimiz bu şeklide daha fazla göçmen kökenli İsviçre vatandaşına ulaşmak. İhtiyaç dahilinde, davet edilebileceğimiz toplantılarda ve etkinliklerde bu inisiyatife karşı bilgilendirmeler de yapabiliriz.

Sevgilerimle.

Etiketler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı