İsviçre pasaportu için C kimliği şart olacak!
Edibe Gölgeli
Basel Kanton Milletvekili
Ekonomist
edibe.goelgeli@gmail.com
Bu ay ki yazımızda vatandaşlığa dair yeni düzenlemeleri konu ettik. Tartışılan gündeme ilişkin kısa bir özetle başlayalım önce.
Geçtiğimiz günlerde Federal Meclis’ten sonra Senato Meclisi de vatandaşlık koşullarının ağırlaşması konusunda hemfikir olduğunu belirtti. Yapılacak olan yeni bir düzenlemeye göre, İsviçre pasaportuna sahip olmak için öncelikle C kimliğine sahip olma şartı getirilirken, Almanca dilbilgisi kurallarına dair yazı ve konuşma hakimiyeti de, vatandaşlık için önkoşul olarak konulmak istendi. Bu yeni düzenlemelerin gençlerin vatandaşlık başvurularını daha çok engelleyeceği söyleyebiliriz. Özellikle gençler için çok sert kararlar uygulanmak isteniyor.
İkamet konusunda Hükümet vatandaşlık için gereken minimum ikamet süresini 12 yıldan 8 yıla düşürmek istiyor. Bu konuda Senato Meclisi Hükümet’in önergesine katılıyor. Federal Meclis’in talepi ise bu sürenin 10 yıla düşürülmesi şeklinde.
Bunları ele alırken, Parlamento’nun genel zihniyetine göre, “İsviçreli olmak“ koşullarının ağırlaştırılması söz konusu diyebiliriz. Burada ki asıl niyetin İsviçre’deki göçmenleri ötekileştirme çabası olduğu çok açık
Dönüp dolaşılıp yeniden şu soruyla karşı karşıya geliniyor; Entegrasyon anlayışı ne olmalı?
Dil bilmek, vergi ödemek, yasal sistemi ve anayasayı çiğnememek, ticari entegrasyon ile üretime bağlı olmaksa entegre olmak, burada ki göçmenlerin çoğu bunları zaten yerine getiriyorlar.
Peki yeni düzenlemelerle bunların önüne neden bu kadar ağır engeller konuluyor?
Burada doğan ve büyüyen insanlar bana göre doğrudan İsviçre vatandaşlığına sahip olmalıdırlar. Bu konudaki yasaların ve kriterlerin de hafifletilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yasaları katılaştırmakla, insanları toplum dışında tutma ve ikinci sınıf muamelesi görme durumu ortaya çıkıyor diyebilirim.
Birgün sokakta yabancıların seçme hakkı ile ilgili inisiyatif için imza toplarken yaşlı bir kadınla karşılaştım. O hanım bana şunu anlatmıştı o zaman; “İnanın ki sizi bu konuda desteklemek istiyorum. Çünkü biz kadınlar da yaklaşık 40 yıl önce bu sorunlarla karşı karşıya kalmıştık. O zamanlar kadınların oy verme hakkı tartışılıyordu. O dönemlerde biz kadınlar kendimize güvenemiyorduk. “Böyle birşey gerekli değil“diye düşünüyorduk çünkü. Bizim kendi kültürümüz bize bunları öğretmişti. Ta ki bu hakka sahip olduğumuzda, işte tam o zaman ben bu topluma dahil olduğumu hisettim.“
Bu yaşayan tecrübeye ben de inanıyorum. Bu konuşma üzerine kendimi bu topluma entegre ettiğimi hissetmiştim. Aslında siz toplumun büyük bir kısmını ne kadar dışarda tutarsanız, o toplumun entegre olmasına o kadar da engel olmuş olursunuz!
Hükümet vatandaşlığının dışında kanton vatandaşlığını ele alırsak; Kantonlarda da dil bilgisi sınavları oluşturuldu. Bu düzenlemeden sonra tüm kantonlarda olduğu gibi Basel’de de vatandaşlık başvuruları azaldı. Okuma yazma bilmeyenler, yaşlı ve hasta mağdurlar bu düzenleme ile birlikte otomatik olarak dışlanmış oldular. Son 6 ayda vatandaşlık için bize gelen başvurulara bir gözattığımızda, Basel Kantonu’nda müthiş bir azalmanın olduğunu söyleyebiliriz.
Son olarak okuycularımıza şunu söylemek istiyorum; Hiç birşey sizi ürkütmesin ve hakklarınıza sahip çıkın. Vatandaş olma çabası içerisine muhakkak girin ve de olun. Çünkü İsviçre vatandaşı olduğunuzda seçme-seçilme hakkına sahip oluyorsunuz ve ciddi anlamda entegre olmuş oluyorsunuz!