Wallis Kanton polisinin elinde, 1925’ten bu yana kaybolan yaklaşık 300 kişinin yer aldığı bir liste olduğu ifade edilirken, buzulların erimesi sonucunda ortaya çıkan bazı buluntular şöyle;
86 yıl önce kaybolan üç kardeş
2012 yılında İngiliz bir çift, Wallis Kantonu’ndaki Aletsch Buzulu‘nda 86 yıl önce kaybolan üç kardeşin kalıntılarını keşfetti.
Çift, buzul üzerinde yürürken yerde yatan tahta yürüyüş sopaları ile botlar fark etmiş. Daha sonra da bunların etraflarının kemiklerle çevrili olduğunu görmüşler. Bunlara ek olarak etrafta giyim eşyaları, dürbün, cep saati, tütün piposu ve içinde madeni paraların bulunduğu deri bir cüzdan da bulunmuş.
2014 yılında araştırmacılar, 4 Mart 1926’da ifade veren tanıklar üzerinden, aralarında üç erkek kardeşin de bulunduğu dört adamın, Büyük Aletsch Buzulu’nun üzerindeki Hollandia kulübesinden yürüyüşe çıktığını öğrenmişler. O dönem arama kurtarma yapan ekipler, kaybolan adamların donarak öldüklerinden ve yoğun kar altında gömüldüklerinden şüphelenip bir hafta süren aramalarını sonlandırmışlar.
Yapılan testler ile kemiklerin üç kardeşe ait olduğu ortaya çıkarken, kaybolan dördüncü kişi henüz bulunamadı.
Bir bilgisayar modeline göre, cesetler buzun içinde yılda ortalama 122 metre hızla, yaklaşık 10 km kadar hareket etti.
1971’den beri kayıp olan İngiliz dağcı
Son vaka, 2022 yılında Saas-Fee yakınlarındaki Chessjen buzulunda, iki yürüyüşçü tarafından keşfedilen bir adamın kemikleriyle ilgili.
Wallis Kanton polisi yakın zamanda yapılan bir DNA analizi ile, bulunan kalıntıların 1971’den beri kayıp olan bir İngiliz dağcıya ait olduğunu duyurdu. Interpol Manchester ve İskoçya Polis uzmanları ile birlikte yapılan çalışma sonucunda mağdurun bir yakınının kimliği belirlendi. Doğrudan DNA karşılaştırması, kemiklerin İngiliz dağcıya ait olduğunu ortaya çıkardı.
Yaşları 21 ve 23 olan iki Japon genç
1970 yılında ortadan kaybolan ve Matterhorn’un zorlu kuzey yüzüne tırmanmak istediklerini söylenen iki Japon dağcının kalıntıları 2014 yılında bir buzulun eteklerinde bulundu. Kalıntılar, DNA’ları belirlemek üzere Wallis Hastaneleri Merkez Enstitüsü’nün adli tıp bölümüne gönderildiler.
Kanton polisinin Cenevre’deki Japon konsolosluğuyla işbirliği içinde yaptığı soruşturmalar neticesinde, dağcıların Japonya’daki ebeveynleri bulunurken, bulunanların kimlikleri 2015 yılında DNA örnekleri sayesinde resmen doğrulandı.
Yaşları 21 ve 23 olan bu dağcıların her ikisinin de Fransız Alp Kulübü üyesi olduğu ortaya çıktı.
1942’den bu yana kayıp olan İsviçreli çift
Ayakkabıcı Marcelin Dumoulin ve öğretmen eşi Francine, inekleriyle ilgilendikten sonra 15 Ağustos 1942’de Tsanfleuron buzulunda kayboldular. Çift, arkalarında yedi küçük çocuk bıraktı.
Yetmiş beş yıl sonra, kar temizleme aracını çalıştıran bir adam, buza gömülü vücut parçaları, sırt çantaları, teneke kaseleri, bir cam şişe, erkek ve kadın ayakkabıları keşfetti.
2017 yılında yapılan kimlik tespiti, akrabaların DNA’sı ile yapılan karşılaştırılmalar yoluyla gerçekleştirildi.
Bugün, kaybolan çiftin 79 yaşında olan kızı Marceline Udry-Dumoulin, ebeveynlerini aramaktan hiç vazgeçmediğini, bu sebeple buzullara üç kez tırmandığını söylüyor.
1946’da düşen Amerikan uçağı
Buzullarda bulunanlar sadece insan kalıntılarından ibaret değil. 2018’de, Alpler’e acil iniş yaptıktan 70 yıl sonra, harap olmuş bir ABD askeri uçağının parçaları bulundu.
Kurtarma ekibi yetkilileri bu uçak ile ilgili olarak; “Pervaneli bir motor bloğu, kanadın bazı parçaları ve çok sayıda küçük parça, metal levha parçalar, ahşap parçalar ve ayrıca bazı battaniyeler bulduk. Ancak parçaların tamamı yüzeye çıkmadı. Örneğin kokpit hâlâ buzun altında.” açıklamasında bulundular.
Yetkililerin açıklamalarına göre, buzullarda enkazı bulunan uçak 19 Kasım 1946’da sis nedeniyle rotasından saptı ve Bern Alpleri’nin yükseklerine indi. İniş sonrasında çok sayıda kişi yaralanırken ölüm olayı yaşanmadı.
Uçak bu bölgede, şans eseri 3 bin350 metre yükseklikte Gauli Buzulu’nda görüldü.
1968’de düşen uçak
Geçen yıl bir dağ rehberi, 1968’de Jungfrau ve Mönch dağ zirvelerinin yakınında Aletsch Buzulu’na düşen bir uçağın enkazını keşfetti.
Yapılan incelemeler sonucunda enkazın, 30 Haziran 1968’de Zürich’ten bir öğretmen, bir doktor ve oğlunun bulunduğu bölgeye düşen küçük bir Piper Cherokee uçağı olduğu ortaya çıktı. O sırada cesetler çıkarılmış, ancak enkaz bulunamamıştı.
