Derya Özgül

Çiftçi mülteciler projesi

derya ozgul, www.haberpodium.ch,isvicre'de is kurma, isvicre'de evlenme, Isvicre'e oturum hakki, isvicre'de iltica, isvicre egitim sistemi, www.haberpodium.ch. İsviçre gündemi, haberpodium, isvicre vatandasligi, isvicre haberleri, isvicre gezi rehberi, isvicre'de nereler gezilir, isvicre'de corona virus

Derya Özgül, LL.M.

Hukukçu

d.ozgul@adconsultancy.ch

www.adconsultancy.ch

 

 

 

Tanınmış mülteciler çiftliklerde ve tarlalarda çalıştırılarak ekonomik yaşama entegre edilecekler!

Federal Göçmen Sekreterliği (SEM) ve Çiftçiler Birliği’nin birlikte sunduğu bir proje konuşuluyor şu sıralar. Buna göre çiftçiler İsviçre’de yaşayan ve iş bulamayan F ya da B oturumlu mültecilere iş imkanı vererek “hayır“ işleyecekler.

Bu uygulamanın asıl sebebi ise, çifçilerin ucuz iş gücüne duydukları ihtiyaç aslında. Geçen yıl Şubat ayında kabul edilen ancak uygulanabilirliği henüz netleşmeyen Toplu Göç Referandumu sonucunda, Avrupa Birliği ülkelerinden gelen işçi kontejanlarının küçüleceği tehlikesi ile karşı karşıya kalan çiftçiler, ucuz iş gücü arayışına girdiler. Burada ilk akla gelen potansiyel ise kabul edilmiş mülteciler olurken, sonuç olarak tarım sektöründe bu grubun çalıştırılmasına dair bir Proje ortaya çıktı.

Bu proje dahilinde çiftçiler, mültecilerin İsviçre’deki iş yaşamına entegre olmalarına yardımcı olacaklar. Bu şeklide oturumlu ve işsiz mültecilere maaş karşılığında iş verilerek, İsviçre toplumuna uyumlu hale getirilip toplum bünyesine dahil edilirken, mültecilerin ortalıkta boş boş dolaşmaları da engellenmiş olacak (!…)

Ücretlendirmeye dair ayrıntılar

Tarım sektöründe çalışacak olan mültecilere, yüzde yüz çalışma saatleri üzerinden ilk ayda 2300 franklık bir maaş düşünülüyor. Bu düşük maaşın nedeni ise; “mültecilerin çiftçilik deneyimlerinden yoksun olmaları ve ilk ayda işi öğrenmeleri gerektiği“ şeklinde açıklanıyor.

(Ancak normal bir iş anlaşmasında bile belirli deneme süreleri vardır ve bu deneme sürelerinde ödenen maaşlar normal maaşların altında olamaz!)

İkinci aydan itibaren alınacak maaş ise 3200 frank olacak. Bu maaşla ev ya da kamp kirası, yiyecek ve sigorta gibi giderleri ödenecek.

Çiftçiler, proje dahilinde çalıştırdıkları her mülteci için Federal Hükümet’ten 400 frank gibi bir para da alacaklar. Tabii çiftçilerin mültecileri eğitecekleri, yönlendirip entegre edecekleri düşünüldüğünde, işlerinin ne kadar zor olduğunu söylemeye gerek bile yok!

Projeye göre çalışma süresi 3 ay. Ancak bu süre, kişinin çalışma temposuna ya da işverenin ihtiyacına göre uzatılabilecek.

insanların içinde bulunduğu olumsuz durumlarından faydalanılmak isteniyor

Çiftçilerin sunduğu bu proje, bir şekilde Federal Hükümet desteğinde uygulanacak olan bir tür emek sömürüsü aslında. Bunun devlet tarafından en çok desteklenen bir branş tarafından yapılıyor olması da ayrı bir tartışma konusu. İsviçre’de hiçbir branş çiftçilerin desteklendiği kadar desteklenmiyor. Lobisi oldukça güçlü olan bu branşta, hiçbir İsviçreli mültecilere sunulan bu şartlar altında çalışmaz.

Çiftçilerin önderliğinde uygulanacak olan böylesi bir proje; İsviçre medyasına yansıtıldığı şeklide mültecilere bir “hayır“, “yardım“ veya bir “dayanışma“ özelliği sergilemiyor. Bu sadece insanların içinde bulunduğu olumsuz durumlarından faydalanmak anlamına geliyor.

Entegrasyon ile kimler kazanıyor?

İsviçre’deki entegrasyon söyleminin başlı başına bir branş olduğu sürekli konuşuluyor. Bunu, somut verilerden yola çıkarak bizler de dillendiriyoruz hep. Entegrasyon hikayesiyle edinilen paraların büyük bir kısmı ihtiyaç sahibine ya da göçmene değil; proje sahiplerine ve kurumlara gidiyor. Ancak uygulamalarda, entegrasyona ve göçmenlere harcanan para olarak geçiyor malesef.

Mesleklere göre iş olanakları yaratılmalı

İşim gereği görüştüğüm birçok mülteci kendi alanlarında çalışmak istediklerini ancak engellendiklerini söylüyorlar. Boş oturmaktansa dil kurslarına katılmak isteyen, diplomalarının tanınır kılınıp kendi alanlarında çalışmak isteyen bu insanlara çiftçilik türü projeler sunmak destekten öte “köstek” olarak nitelendirilebilir!

Şimdiye kadar mültecilere çalışma izni verilmiyordu pek. İş verildiğinde, yığınla başka mültecilerin de buraya gelip iltica talebinde bulunacakları korkusu hakimdi çünkü. Birçok kantonda mültecilere çalışma izni genellikle birkaç aydan sonra veriliyor. Bu izin ise sadece, temizlik ve restorant gibi belirli branşlarda için geçerli. Bu branşlarda verilen maaşları söylemeye  gerek bile yok.

İster istemez şunu sormadan edemiyoruz! Madem ki iyilik yapmak ya da insanları buradaki yaşama entegre etmek adına işler verilecek, o halde neden başka alanlarda iş imkanları açılmıyor? Neden kendi mesleğini icra edemiyor insanlar? Neden diplomaları tanınmıyor?

İsviçre’ye gelen mültecilerin büyük bir kısmı yüksek eğitimlilerden oluşuyor. Ancak bu insanlar bir sürü bürokratik nedenden dolayı uzun süre iş ve çalışma imkanı yakalayamıyorlar.

Öncelikli şart olarak hep “dil“ deniliyor ki bu çok mantıklı. Madem ki isteme göre yasalar değişiyor, o halde isteme göre herşey yapılabilir.

Bu yazdıklarımdan sonra güzel de bir haber vereyim. Zürich Kantonu Entegrasyon Dairesi entegrasyon konusunda daha olumlu adımlar atıyor.

2016 yılından itibaren Zürich’te bulunan mültecilere zorunlu Almanca dil kursları sunulurken, kişinin kendi anadilinden de entegrasyon dersleri verilecek. Her iki kurs da paralel yürüyecek.

Bu çalışmayı alkışlıyorum. Çünkü burada yaşayan bir mülteci böylelikle zaman kaybetmeden hem dil öğrenmiş olacak hem de İsviçre’nin günlük yaşamına dahil olacak.

İhtiyaç duyulan “ entegrasyon“ sizce de böylesi birşey değil mi?

 

Not: İsviçre’de, hukuki konularda danışmanlık hizmetinden faydalanmak isteyenler yukardaki mail adresimden bana ulaşabilirler. Ayrıca Türkiye ile, tanıma/tenfiz davaları, tapu dava işlemleri, tebligat, vekâlet işlemi vs. türünden herhangi bir hukuki süreç içerisine giren ya da Türkiye’de hukuki takip yaptırmak isteyen okuyucularımız da iletişime geçebilirler.

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı