Ancak ABD’de iki bankanın iflas etmesi sonrası Credit Suisse hisseleri, İsviçre Merkez Bankası’nın verdiği 50 milyar franklık desteğe rağmen değer kaybını sürdürdü.
İsviçreli finans devinin hisseleri haftanın son işlem gününü yüzde 8’in üzerinde kayıpla 1,85 frank düzeyinde tamamladı. Çarşamba günü yüzde 24 değer kaybeden hisseler merkez bankasının likidite desteği açıklamasıyla perşembe günü yüzde 20 oranında yükselerek kayıplarını biraz olsun toparlamıştı.
Fakat DBRS Morningstar’ın bankanın kredi notunu düşürmesi ve bankanın ABD’li hissedarların yönetimin bankanın sorunlarını kendilerinden gizledikleri gerekçesiyle dava açması sonrası bankayla ilgili endişeler daha baskın gelerek hisseler üzerinde aşağı yönlü baskı uyguladı.
Avrupa Merkez Bankası’nın ise enflasyonla mücadeleyi önceleyerek faizleri 50 baz puan artırması genel olarak bankacılık hisselerini olumsuz etkiledi.
Öte yandan İsviçreli parlamenterler Credit Suisse bu duruma düşmesinden sorumlu olanlardan hesap sorma sözü verirken krizin diğer bankalara yayılmaması için de bankanın skandallarla dolu faaliyetlerine çeki düzen verilmesini istedi.
İsviçre merkezli Credit Suisse bankasının en büyük ortağı Suudi Ulusal Bankası’nın sermaye artırımı yapmayacaklarını duyurmasıyla bankanın hisse senedi fiyatında hızla düşüş yaşanmış ve satış baskısı piyasa geneline yayılmıştı.
Suudi Ulusal Bankası Başkanı Ammar Al Khudairy’nin verdiği bir demeçte Credit Suisse’e daha fazla destek vermeyeceklerini duyurmasıyla başlayan panik satışları Avrupa’da risk algısının artmasına sebep olmuştu.
Credit Suisse’in sıkıntıya girmesi Avrupa genelinde bankacılık sektöründe tehlike yaratır mı?
ABD’deki bankacılık sektörüne ilişkin endişelerin Avrupa’ya da yayılması küresel piyasalarda risk algısını artırırken, İsviçre’nin en büyük ikinci bankası konumundaki Credit Suisse‘in ciddi bir sıkıntıya girmesi halinde Avrupa genelinde bankacılık sektörünün önemli risklerle karşı karşıya kalma tehlikesi ortaya çıktı.
İsviçre merkezli Credit Suisse bankasının en büyük ortağı Suudi Ulusal Bankası’nın sermaye artırımı yapmayacaklarını duyurmasıyla satış baskısının piyasa geneline yayıldığını ifade eden analistler, İsviçre’nin en büyük ikinci bankası konumundaki Credit Suisse’in sıkıntıya girmesi halinde Avrupa genelinde bankacılık sektörünün önemli risklerle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulunuyor.
İsviçre bankasının hisselerindeki sert düşüş kriz beklentisini artırıyor
Küresel bağlantısı yüksek Credit Suisse‘in hisseleri, ABD’deki banka iflaslarının ardından dünya bankacılık sistemindeki daha derin sorunlara dair korkuların artmasıyla çarşamba günü sert düşüş yaşadı.
Son gelişmeler İsviçre mali piyasasında Credit Suisse hisselerinin ticaretinin otomatik olarak duraklamasına yol açarken, diğer bazı Avrupa bankaları da bundan nasibini almakta gecikmedi ve bu bankaların hisseleri de çift haneli olmak üzere değer kaybetti.
Credit Suisse hisseleri, bankanın en büyük hissedarı olan Suudi Ulusal Bankası’nın sorunlarla boğuşan bankaya daha fazla para aktarmayacağını duyurmasının ardından değerinin dörtte birinden fazlasını kaybederek rekor seviyede düşüş yaşadı.
Son gelişmeler İsviçre mali piyasasında Credit Suisse hisselerinin ticaretinin otomatik olarak duraklamasına yol açarken, diğer bazı Avrupa bankaları da bundan nasibini almakta gecikmedi ve bu bankaların hisseleri de çift haneli olmak üzere değer kaybetti.
Avrupa bankacılık sektöründeki bu gelişme, ABD’deki Silicon Valley Bank ve Signature Bank’ın yakın zamanda çöküşünün ardından yaşlı kıtadaki finans kurumlarının geleceği açısından da yeni korkuları tetikledi.
Credit Suisse Yönetim Kurulu Başkanı Axel Lehmann, Riyad kentinde çarşamba günü düzenlenen finans konulu konferasta yaptığı açıklamada bankasını savunurken, “Biz riskleri düşürmek için gerekli ilacı aldık.” dedi.
Bu açıklamadan bir gün önce Credit Suisse yöneticileri, bankanın geçen yılın sonu itibarıyla finansal raporlamaya ilişkin iç kontrollerinde “önemli sıkıntılar” tespit edildiğini bildirmişti.
AP’ye göre, bu durum bankanın mali sıkıntıları aşma yeteneği konusunda yeni şüpheleri artırıyor.
Borsada hisseleri bir ara yüzde 27 düşen Credit Suisse, günü yüzde 22 kayıpla tamamladı. Avrupa’nın diğer önemli bankalarından Fransız Societe Generale SA yüzde 12, BNP Paribas yüzde 10, Alman Deutsche Bank yüzde 8, İngiliz Barclays yüzde 8 hisselerinde kayıp yaşadı.
Capital Economics’in Avrupa uzmanı Andrew Kenningham, İsviçre bankasının yaşadığı sıkıntının, Avrupa ekonomisi için ABD’deki orta dereceli bankaların batmasından daha fazla endişe kaynağı yarattığını söyledi.
“Credit Suisse UBS’ye satılabilir”
Amerikalı ünlü yatırım bankası JPMorgan tarafından yayımlanan bir nota göre, Silicon Valley Bank ve Signature Bank’ın iflasının ardından adı sık sık başka bir iflas iddilarıyla anılan Credit Suisse için en muhtemel senaryo, bankanın başka bir İsviçre bankası olan ve dünyanın en büyük menkul kıymet yöneticilerinden biri olan UBS’ye satılması.
Banka tarafından yayımlanan nota göre Credit Suisse’nin içinde bulunduğu kötü durum, yatırım bankacılığı stratejisi ve bu bankalara yönelik imtiyazlarla ilgili, piyasada güven sorun yaratacak. Bu nedenle bu güven sorununun giderilmesi için bankanın UBS tarafından satın alınması en muhtemel senaryo.
Beklentilerin ardından, UBS hisseleri İsviçre borsası açılış öncesi işlemlerde yüzde 4,4 yükseldi
Bloomberg News’in haberine göre ise, İsviçre merkezli UBS, Credit Suisse’yi satın alma konusunda isteksiz. Bunun sebebinin, Credit Suisse’nin mevcut risklerinin üstlenilmek istememesi olduğu belirtiliyor.
Birleşme seçeneği de gündemde
Credit Suisse bankası ile ülkenin en büyük bankası UBS yönetim kurulları bu hafta sonu ayrı ayrı yapacakları toplantılarda birleşme seçeneğini masaya yatıracaklar.
İki banka yönetimi de birleşme seçeneğine sıcak bakmasa da, İsviçre’de ilgili düzenleme kurumları bu konuda uzun süredir ısrarcı.
Reuters’in haberine göre düzenleme kurumlarının bağlayıcı karar verme yetkisi olmasa da iki banka da bu konuda baskı altında hissediyor.
Credit Suisse Finansal Direktörü Dixit Joshi ve ekibi bankanını önündeki birleşme seçeneğini hafta sonu ayrıntılı bir şekilde masaya yatıracak.
Financial Times’ın haberine göre UBS yönetimi kurulu da yine kendi arasında düzenleyeceği toplantıda bu seçeneği ve diğer senaryoları ele alacak.
Credit Suisse gibi UBS’in de tek başına yola devam etme stratejisine odaklanma niyetinde olduğu biliniyor.
UBS, Credit Suisse ile birlikte ortaya çıkacak riskleri almak istemediğini belirten mali yorumcular, her iki bankanın da potansiyel bir birleşmenin başvurulacak son çare olduğunu değerlendirmekte olduklarını vurguluyor.
Credit Suisse ve UBS şu ana kadar konu ilgili basına açıklama yapmayı reddederken İsviçreli Neue Zuercher Zeitung gazetesi manşetten verdiği haberinde “iki bankanın da karar aşamasında zor günler geçirdiğini okuyucularına duyurdu.
