Haşim Sancar

Moutier bölgesi Bern Kantonu’ndan ayrılıyor

Haşim Sancar

Yeşiller Partisi Bern Kanton Milletvekili

sancars@bluewin.ch

 

 

Moutier-Exit 

Bugünkü Jura Kantonu, yıllar süren mücadelesi ile, 1978’de yapılan bir halk oylaması sonucunda Bern Kantonu’ndan ayrılıp yeni bir Kanton oluşturmuştu. Jura, Fransızca konuşulan bir kantondur. Ancak, Jura Kantonu ayrılırken tüm Fransızca konuşulan bölgeyi birlikte götürememişti. Günümüzde Bern Kanton sınırları içerinde Bern-Jurası denilen ve Fransızca konuşulan 55’000 nüfuslu bir bölge bulunurken, bu bölgenin kopuş mücadelesi hala devam ediyor.

 

Bern’den kopuşlar devam edeceğe benziyor

Fransızca konuşan 7’700 nüfuslu Moutier şehri de yıllardır ayrılma mücadelesi veriyor. 18 Haziran 2017’de, Moutier Belediyesi’nde halk oylamasına gidildi ve halkın yüzde 51.7’si Bern Kantonu’ndan ayrılmaya “Evet” dedi. Federal Devlet, herhangi bir hile yapılmasın diye oylamalara gözlemci göndermişti. Bern için acı ve kantonun iki dilli olmasını zayıf düşüren bir karar.

Oylamadan önce yapılan anlaşmaya göre, eğer Moutier’de çoğunluk ayrılmaya evet derse, yakınlarındaki her biri 300 nüfuslu olan Belprahon ve Sonvollier belediyeleri de halk oylamaları yapabilecekler. Hatta Sonvollier’de ayrılmadan yana karar alırsa, kendisi Bern Kantonu toprakları içerisinde (Exlave) denilen bir nevi ada gibi bir belediye olarak kalacak. Bu iki belediye, 17 Eylül 2017’de halk oylamasına gidecek. Jura Kantonu’na geçecek olan Moutier ve belki diğer iki belediyenin geçiş tarihleri 2021. Bern ve Jura Kantonları arasında o süreye kadar gerekli hazırlıkların yapılması gerekiyor. Ayrılmadan yana olan oylamadan önce yapılan anlaşmaya göre, sonuç ne olursa olsun, oylamaya giden belediyelerin dışında başka bir oylama yapılmayacak ve her iki taraf sonucu kabullenip diğer belediyeler üzerinde etkili olmaya girişmeyecek. Ancak, oylamanın ayrılmadan yana çıkmasından hemen sonra, Fransızca konuşan Bern-Jurası’nın diğer belediyelerinin de aynı girişimde bulunması gerektiğini belirten sesler yükselmeye başladı. Herhalde Bern Kanton Hükümeti’nin karşı tarafa anlaşmayı hatırlatması üzerine, bu sesler kısa bir süre sonra kesildi. Hatta ayrılmadan yana olan bazı kesimlerde, anlaşmaya kendilerinin uyması gerektiğini belirten açıklamalar yapıldı.

 

Fransızca azınlığa tanınan politik haklar sorgulanıyor

 

Bern Kantonu, parlamentodaki gerek yasama gerekse de yürütme organında, Fransızca konuşulan Bern-Jurası bölgesi için bir kontenjan ayırmış durumda. 7 kişilik hükümette (yürütme organı), en az bir sandalye Fransızca konuşulan Bern-Jurası için ayrılmış. 160 kişilik parlamentoda ise 12 sandalye ayrılmış ve parlamenterlerin yöresel konularda ayrıcalıkları bulunuyor.

Ancak Bern-Jurası için hükümette ayrılmış bulunan en az bir sandalyenin çift dilli Biel’i de içine alacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunan görüşler ve konu ile ilgili yasa önerileri oylamanın hemen akabinde parlamentoya sunuldu. Bern-Jurası için ayrılmış 12 sandalyenin de çok olduğunu ve düşürülmesi gerektiğini savunan partiler de bulunmakta.

 

Etki-tepki mi?

 

“Bern-Jurasının kalan Fransızca konuşan kesiminin değerini daha çok bilmek ve onların da kopuşuna neden olabilecek girişimlerden uzak durmak yerine, yukarıda belirttiğim girişimleri neye yormak gerekiyor? Bu bir etki-tepki meselesi midir? Yoksa var olan durumdan yararlanmak isteyen yöre ve temsilciler mi bulunuyor?” gibi sorular ister istemez gündeme geliyor.  Belki de bunlar iyi düşünülmeden ve her iki konuya hizmet eden bazı girişimlerdir.

Şuna da değinmeden geçmemek gerekiyor. Yüzde 51,7’lik bir oran, çok az bir farktır. Bu şekli ile Moutier Bern’de de kalsa, Jura’ya da geçse, bölünmüş bir Moutier olarak yaşayacak.

Jura Kantonu, oylamadan önce Moutier’e vadettiği hastane projesini hayata geçirmek ve daha sonraki masraflarını karşılamak zorunda. Aksi takdirde, Moutier’in bölünmüşlüğü daha da karmaşıklaşacak. Temennimiz, orada yaşayan halkın birbirine tekrar yakınlaşması ve kendi bölgelerini kalkındırmak için hep birlikte uğraş vermeleri.

Bern-Jurası tartışmaları, belki önümüzdeki yirmi yıl için bir sakinlik dönemine girmiş olacak ama konu daha sonra gelecek olan nesilleri meşgul edeceğe benziyor. Demokrasiler buna müsaade ediyor. Hiçbir şey mutlak değildir. “Geriye dönüşler mümkün mü?” sorusuna şimdilik bir cevap verebilme olanağı bulunmuyor. Bakacak ve göreceğiz.

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı