Aydın Yıldırım

Dünyayı ECOPOP kurtaracak!

www.haberpodium.ch

Aydın Yıldırım

Genel Yayın Yönetmeni

a.yildirim@haberpodium.com

 

“Dünyayı güzellik kurtaracak

Bir insanı sevmekle başlayacak her şey“

 

Dostoyevski’nin Budala isimli eserinin baş karakteri olan Prens Mişkin tarafından sarfedilen bir sözdü bu. Daha sonra Zülfü Livaneli’nin bestelediği şarkı ile daha da ölümsüzleşti.

Bugünlerde İsviçre’de bu satırlar adeta “Dünyayı ECOPOP kurtaracak, bir göçmeni dışlamakla başlayacak herşey.“ şekline dönüştü.

Neden mi?

30 Kasım’da Federal düzeyde 3 referandum gerçekleştirilecek. İsviçre Altınını Kurtar ve Sabit Vergiye Son isimli inisiyatiflerin yanısıra ECOPOP isimli inisiyatif de halkın oyuna sunulacak.

ECOPOP’la İsviçre’nin olmazsa olmaz konularından biri ele alınıyor yine. Göçmenler…Ancak adı geçen bu inisiyatifle, konunun ele alınış biçimi yerelden evrensele erişiyor desek yeridir. İnisiyatif, küresel boyutu ile doğayı ve toplumsal yapıyı yeniden dizayn etmeye aday.

ECOPOP inisiyatifini sunanlar, doğaya zarar vereceği gerekçesiyle ilk olarak İsviçre’deki göçmenlerin nüfus artışını engellemeyi amaçlıyorlar.

Hızlarını alamayan inisiyatifçiler; göçmenlerin sayısının radikal bir biçimde azaltılmasına ek olarak, doğal kaynakların sorumsuzca kullanılmasının dünya nüfusunun artışının engellenmesiyle çözülebileceği tespitiyle daha da coşuyorlar. Çünkü herkes için yeterli olmayan doğal kaynakların güvence altına alınması ancak böylesi önlemlerle mümkünmüş. Bu nacizane tespitlere şapka çıkarmamak mümkün değil doğrusu. “ İsviçre’de göçmenlerin dışında kalan yüzde 80 oranındaki İsviçrelileri ne yapmalı acaba?“ diye sormadan edemiyor insan.

İşsizliğin ve ev kiralarının yüksek olmasının kaynağı olan göçmenler, bu kez de doğaya zarar veren unsurlar haline getirildi.

“Doğa Koruyucusu”inisiyatifçilerin diğer bir talebi ise; İsviçre’nin gelişmekte olan ülkelere yaptığı maddi yardımların yüzde 10’nunun “gönüllü aile planlamalarına aktarılması ve fakir ülkelerdeki nüfus gelişiminin kontrol altına alınması…“

Harika… Nihayet insanların yatak odasına giren bir inisiyatifimiz oldu ve yeryüzünde yaşayan yoksulların mutluluk formülü keşfedildi. İnisiyatifçilerimizin imza toplanması sırasında harcadıkları ve “nereden geldiği“ sorusuna cevap veremedikleri 500 bin frankın da bu yönlü kullanılmasını isterdim.

Bu arada Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD)’nin bazı verilerini aktarmadan geçmeyeyim;

– Dünya nüfusunun yüzde 20’si, üretilen mal ve hizmetlerin yüzde 90’ını tüketirken, en fakir yüzde 20 ancak yüzde 1’ini tüketebiliyor.

– Dünyadaki tüm servetin yüzde 40’ı dünya nüfusunun yüzde 1’lik kesimine ait.

– Dünyanın en zengin 20 kişisi, milyarlarca fakirin mal varlığına denk bir refaha sahip. 3 milyar insan günlük iki dolarlık bir gelire tekabül eden yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Bu durumda ne yapmalı acaba? Yoksulluğu mu ortadan kaldırmalı, yoksulları mı? İnisiyatifçilerin işi oldukça zor görünüyor.

Sevgiyle…

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı