Serkan Erkuş

Halluks Valgus – Bunyon

Ayak başparmak çıkıntısı, sık görülen hem estetik görünüm hem de günlük yaşamda fonksiyonel sorunlara neden olan bir rahatsızlıktır. Çoğunlukla kadınlarda görülmektedir.

Op. Dr. Serkan ERKUŞ

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı

s.erkus@ymail.com

 

 

Halluks valgus, ayak başparmağının içe doğru dönmesi ve zamanla ayak birinci tarak kemiğinin (metatars) dışa doğru yön değiştirmesi şeklinde meydana gelir. Rahatsızlığın erken dönemlerinde bozulan parmak ve tarak kemiği ekleminin hemen dış kısmında ağrılı, ciltte kızarıklık gelişen bir şişlik (bunyon) karşımıza çıkar. Özellikle önü dar olan ayakkabı seçimlerinde, ağrılı şişlik yürüyüşü de bozarak hayatı olumsuz etkilemektedir.

Tam olarak kanıtlanamasa da, halluks valgus’tan muzdarip kişilerin aile yakınlarında da benzer durumlar vardır. Özellikle doğumsal ve çocukluk döneminde olan tipleri için genetik yatkınlık söz konusudur. Hastalığa hazırlayıcı sebeplerden biri olarak önü sivri ve dar; yüksek topuklu ayakkabı seçimleri karşımıza çıkmaktadır. Bu da yanlış ayakkabı seçimleri nedeniyle kadınlarda hastalığın ön planda olmasını açıklayabilmektedir.

Hastalık ilk başlarda bunyon denilen ağrılı bir alan ile sınırlı olsa da ihmal edildiğinde daha ciddi sorunlara yol açmaktadır. Birinci tarak kemiğinin dışa doğru yer değiştirmesi, ayak basışında bozulmalara ve dolayısıyla diğer tarak kemiklerinin de dizilimini bozarak ağrılı ön ayak sorunlarına (metatarsalji) neden olabilmektedir. Hem kemik diziliminde hem de ayak parmak ve tarak kemikleri arasında olan bağlar, kaslar gibi yumuşak dokularda gelişen ikincil değişimler uygun şekilde ve zamanında tedavi edilmediğinde deformite daha çok ilerleyecektir. Ağrılı şişliğin yanı sıra başparmağın ikinci parmağın altına kaçması, nasırlar, ayakkabı giyememe, yürüyüş bozuklukları,  ikinci parmakta çekiç parmak deformitesi gibi problemler karşımıza çıkabilir.

Halluks valgus’un tanısı fizik muayenenin yanı sıra basarak (yüklenmeli) çekilen radyografik incelemeler ile konulur ve yapılan ölçümler ile derecelendirilir. Hastalığın şiddetine göre uygulanacak tedavi çeşitleri oldukça geniştir. Öncelikle ayakkabı modifikasyonu ile tedavi başlamalıdır. Bu tür şikayetleri olan bireyler için en iyi ayakkabılar; ön tarafı sivri olmayan, geniş taraklı, yumuşak deri ya kumaşlı olan, 2-3 cm’yi aşmayan topuklu ayakkabılardır. Daha yumuşak deformitelerde ilk basamak tedavi olarak parmak arası silikon makara aparatı, gece istirahat ateli, silikon tabanlıklar, kinezyoteyp ile bantlama gibi çeşitli seçenekler tercih edilebilir. Başparmak hareketlerine yönelik yapılacak egzersizlerin de rahatsızlığın gelişim sürecini yavaşlatabileceğini gösteren yayınlara rastlamak mümkündür.

İleri derecede olan ve estetik görünümü bozmasının yanı sıra ciddi fonksiyonel rahatsızlıklara neden olan halluks valgus’ta ise tedavi seçenekleri artık cerrahi işlemler olarak karşımıza çıkar. Hastalığın ciddiyetine; kemik dizilim bozukluklarına, hastanın yaşına ve ayağın anatomisine göre yapılacak en uygun yöntem bu konuda deneyimli bir ortopedi uzman tarafından size sunulacaktır. Yapılan cerrahi işlemler sonrası bir süreliğine özel aparat ve tabanlık kullanılabilmektedir. Ameliyat sonrası günlük eski yaşam formuna dönüş genellikle 1,5-2 ay içerisinde olmaktadır. Hastalığın etkin tedavisi sonrası nüks oranları az olsa da hastalık gelişiminde kolaylaştırıcı olan uygunsuz ayakkabı seçimi gibi yanlış alışkanlıklar, altta yatan ve halluks valgus oluşturabilecek diğer rahatsızlıklar ya da anatomik bozukluklar nüks oranlarını artırabilmektedir.

Ayak kemiği çıkıntısı ile günlük yaşamda problem yaşayan herkesin estetik kaygılar dışında yaşam konforu açısından da ciddi problemler meydana gelmeden hekime başvurmaları ve erken tedavi süreçlerinin başlatılması önemlidir.

Etiketler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı