Diziisviçreİsviçre

Komşum şiddete maruz kalırsa ne yapmalıyım?

İsviçre’de yaşanan aile içi şiddetin çoğu polis tarafından bilinmiyor. Bu durumun, birçok insanın çevrelerinde şiddeti fark ettiklerinde, buna karşı nasıl tepki vereceklerini bilmemeleri ile de ilgili olduğu tahmin ediliyor.

2021 yılının suç istatistiklerinde, 709 aile içi şiddet vakası yer alıyor. Ancak listedeki vakalar buzdağının görünen kısmı. Şiddet olaylarının yaklaşık %90’ı polis tarafından bilinmiyor. Aile içi şiddetin özel bir mesele olarak görülmesi, polisin bu sorunlara karışmasına engel.

Güvenlik uzmanları, şiddet karşıtı projelerle bunu değiştirmenin mümkün olduğunu savunuyorlar. Bu projeler, şiddetten etkilenenlerin etrafındakileri bilgilendirmeyi ve duyarlı hale getirmeyi amaçlıyor. Bu sayede, bildirilmeyen vakaların sayısında azalmalar yaşanabilecegi düşünülüyor.

Bu kapsamda, şiddeti fark ettiğinizde, buna karşı nasıl tepki vermeniz gerektiğine dair bazı ipuçları şöyle;

Yan apartmandaki birinin dövüldüğünü duyarsam müdahale etmeli miyim?

Hiçbir şey yapmazsanız eğer; faili korur, mağdurun başına kötü bir şey gelmesine göz yummuş olursunuz.

Ancak kendinizi tehlikeye de atmamalısınız. Bazen kısa bir zil yeterlidir. “Komşunuzu tanıyorsanız ve kendinizi güvende hissediyorsanız, her şeyin yolunda olup olmadığını sorabilirsiniz. Bunun için diğer komşularla da bir araya gelebilirsiniz.

İçerden gelen çığlıkları duyuyorsanız, saldırganlık durumu size karşı da yönlenebilir. Bu durumda mutlaka 117 numaralı telefondan polisi arayın.

Polisi ararsam ne olur?

Polis öncelikle tehlikeli bir durumun olup olmadığını değerlendirir. Durum tehlikeli ise, polisin yasal olarak koruyucu önlemler alması gerekir. Polisin hedefi bir an önce şiddetin tırmanmasını durdurmak ve durumu normalleştirmektir.

Polis gerektiğinde, 14 gün süren koruma önlemleri devreye koyar ve yüksek risk alındaki kurbanı korur.

Polisin müdahalesinin ardından, tutulan raporlar kanton polisinin sosyal hizmetlerine de gider. Değerlendirmelerden sonra, mağdura artan oranda destekler sunulur. Çocuklar söz konusuysa, çocuklar KESB’e yönlendirilir. Koruyucu önlemler devam ederken, mağdurları koruma kurumları mağdurla iletişim kurar.

Polisi ararsam evde yaşayan çocuklara ne olur?

Birçok kişi çocukların hemen aileden alınacağı korkusu yaşar. Ancak bu korku, çocuklar ciddi bir tehlike içinde olmadıkça temelsizdir.

Çoğu durumda, çocuk ve gençlik koruma merkezi KESB aileyi ziyaret eder ve onlara, çocukların aile içi şiddete tanık olmasının etkileri üzerinden bazı tavsiyelerde bulunur.

Uzmanlar, aile içi şiddetin çocukların gelişimi üzerinde yıkıcı etkileri olduğunu ifade ediyorlar. Bazı ailelerde aile içi şiddet nesiller boyu yaşanabiliyor.

İş arkadaşımın her zaman morlukları var. Bunu ona sormalı mıyım?

Eğer birisi açıkça bir mağdursa, bu kişiyle diyalog kurmaya çalışmalısınız. Ona endişelendiğini söylemenizde fayda var. Dışarıdan bakan biri olarak, ona şiddetin doğru olmadığını bir şekilde göstermiş olursunuz. Bu ilgi, kurbanın yardım almasında çok önemli bir etki yaratabilir. Arkadaşınızın anlatacaklarını dinlemek çok önemli olabilir.

Biri açıkça istismara uğruyor ama bunu reddediyorsa ne yapmalı?

Ayrılması veya şikayette bulunması yönünde teşvik ederek, üzerinde ek bir baskı oluşturmamak önemlidir. Böyle bir durumda, bunalmış olma veya başka biri tarafından kontrol edilme hissini şiddetlendirebilir.

Ama yine de dürüst olmaya bakın. Duydunuz ve gördüğünüz şeyin size rahatsız ettiğini söyleyin. Ve daha da önemlisi, yardıma ihtiyacı olması durumunda yanında olduğunuzu söyleyin.

Eğer kurban bir şey yapmak istemiyorsa, çok zor olsa buna katlanmak zorundasınız. Kurbanlar genellikle bir yardım teklifine hemen yanıt vermezler. Ancak bir noktada, harekete geçmeye hazır oldukları bir zaman gelecektir. Biraz sabırlı olmakta fayda var.

Neden birçoğu kendisine şiddet uygulayan kişiyi terk etmiyor?

Aile içi şiddet yakın sosyal ilişkilerde ortaya çıkar. Utanç, kararsız duygular ve bağımlılık, mağdurların istismarcı bir ilişkide ısrar etmelerine neden olabilir. Genellikle “Hapse girer mi? Hapse girmezse beni cezalandırır mı? Çocuklarıma ne olur? İkamet durumum ne olur? Sonrasında maddi olarak nasıl hayatta kalabilirim? Polis bana inanır mı? Şiddeti hak ediyor muyum? “ gibi korku dolu kararsızlıklar gündeme gelir.

Kararların sonuçları ve yükü genellikle mağdura aittir. Bu durum endişe ve stresi tetikleyebilir. Bu nedenle de susmayı ve hiçbir şeyi değiştirmemeyi tercih ederler.

Hiçbir şey yapılmazsa ne olur?

Hiçbir şey değişmezse, şiddet sarmalı artar ve duruma daha da şiddetli bir hale gelir. Bu, mağdurun taciz edici bir ilişkide olduğunu fark etmeyebileceği bir psikolojik etkiye neden olabilir. Eğer şiddet kabullenilirse, önlem alınmadan şiddetin durma olasılığı çok az olur.

Faille aile içi şiddet hakkında da konuşmalı mıyım?

Uzmanlar genelde “Hayır,” diyorlar. Faille muhatap olursanız, ona kendi gerekçeleri için bolca malzeme vermiş olursunuz. Bu durum kurbanlar için ölümcül olabilir.

Birçok mağdur genellikle neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar veremez. Çünkü onlara her zaman şiddetten sorumlu oldukları söylenir. Birçoğunun faillerden kaçamamasının nedenlerinden biri de bu gösteriliyor.

Komşum onu ​​ihbar ettiğimi anlar mı?

Polis, şiddetle ilgili olarak kendilerini kimin uyardığı bilgisini saklayabilir. İstek üzerine, üçüncü şahısların (komşuların) isimleri karartılabilir.

Danışmanlık hizmeti sunan kurumlar

İsviçre’deki tüm kantonlarda, aile içi şiddet başlığı altında danışmanlık hizmeti sunan kurumlar mevcut.

Dileyenler aşağıdaki linkler üzerinden bu kurumlarla iletişime geçip daha fazla bilgi ya da destek talep edebilirler.

www.opferhilfe-schweiz.ch/de/

www.opferhilfe-schweiz.ch/de/wo-finde-ich-hilfe/

https://www.bif-frauenberatung.ch

AD Consultancy

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı