S. Oral Uyan’dan yeni kitap; “ILGIN/Yitip Gidenim Olma”
Yazar ve ressam, S. Oral Uyan’ın “ILGIN/Yitip Gidenim Olma” isimli yeni kitabı çıktı.
S. Oral Uyan’ın “ANKARA’DA ÖLÜM HİKAYELERİ-1-” üst başlığıyla çıkan yeni kitabı, beş kitaplık serinin ilk kitabı olma özelliği taşıyor.
“ILGIN/Yitip Gidenim Olma” ve diğer dört kitabın ana konusu; yaşanmış-yaşanıyor-yaşanacak olan kendi içinde devrimini gerçekleştirememiş yaşamların, kendi dışındaki yaşamlara istemeyerek nasıl ölümcül etki yaptıklarına dikkat çekmeye çalışmak.
Dönem romanı özelliği taşıyan kitap, 1980-1990 yılları arasında geçiyor. Kitapta, yer yer gerçek olaylardan esinlenilerek, devrimci ilişkiler ekseninde; herkesin bilip konuştuğu ancak kimsenin yazmayı gerekli bulmadığı öznenin iç hesaplaşması yansıtılıyor. Dönem itibariyle yeni biçim kazanan Ülkücü Mafya-Polis-İstihbarat ilişkilerine bir ayna tutuyor.
Kimi zaman tarihsel bir yolculuğu sırtına alıp okuru Şipka’ya (Bulgaristan) götüren kitap;
“…Benim soyumun namusu, ak bedenim, annemin emaneti, minnetim. Sevgim hiç bitmeyecek olanım; bak, gene ben geldim. Hep geleceğim günler gibi gene geldim. Osmanlı’nın sizlere çektirdiklerini unutmayacağım’ dediği anda göz göze geldik.
Sustu… Suskunluğunda kayboldum. Gözleri… Ahh gözleri ne zaman kabaracağı belli olmayan Karadeniz gibi bakıyordu. Altın sarısı saçları yakamozlarca parlıyordu. Uzundu saçları… ‘At üstündeki kızın saçları gibi uzundu. Soyunsa… Ak yeleli beyaz ata yan otursa… Ahh bir otursa… O, olacaktı. Ellerim, gözlerim, tüm vücudum rüzgârda savrulan bir yaprak misali istemsiz salınmaya başladı. Böyle bir duyguyla ilk kez tanışıyordum. Elimi uzattım. Elini uzattı. İsmini söyledi: Gina… İsmimi söyledim: Salih… Karadeniz gözleri aniden kabardı, köpürdü, hızla elini çekti. Aynı hızla diğer elinde kalan beyaz karanfilleri ve not yazılı kâğıdı platformun üzerine bırakarak, koşar adım uzaklaştı. Arkasından beni saran sıcaklığın ardından üşümüşlüğümle bakakaldım.” diyen Bulgar göçmenin aşkıyla 1980’li yılların karanlık Türkiye’sine de hapsediyor okuru.
Kimi zaman da Lübnan’ın Beyrut’unda Filistin sorunuyla yüzleştiriyor ve “…sen benimsin Beyrut!” diyor.
Kısaca yer yer güldüren, yer yer ağlatan; ama hep düşündüren bir dönem romanı “ILGIN/Yitip Gidenim Olma”.
