İsviçre Ulusal Organ Bağışı ve Nakli Vakfı’nın (Swisstransplant) yaptığı açıklamaya göre, 2021 sonunda bin 434 kişi organ bekledi.
Korona salgını, yoğun bakım ünitelerinde ağır stres altında olan uzman personeli zorlarlarken, Swisstransplant’a göre, yoğun bakım ünitelerindeki organ bağışı uzmanlarının büyük özverisi ve toplumda organ bağışı bilincinin artması, organ bağışçılarının sayısının artmasına neden oldu.
2019 yılında 157 kişi organ bağışında bulunmuştu. 2020 yılı için ise 146 kişi organ bağışında bulundu. Bir önceki yıl 501 olan organ nakli sayısı, 2020’de 459 oldu.
Swisstransplant’ın açıklamasına göre hayat kurtaran organ için bekleyenlerin sayısı bin 434’e yükseldi. Listede geçen yıl bin 415 kişi bulunuyordu. Geçen yıl 72 kişi organ bekleme listesindeyken hayatını kaybetti.
15 Mayıs’ta “Organ bağışını teşvik et – hayat kurtar” isimli oymala
Organ bağışı konusu şu anda siyasi düzeyde de tartışılıyor. Halk 15 Mayıs’ta, “Organ bağışını teşvik et – hayat kurtar” isimli girişimi oylayacak. Federal Hükümet ve Parlamento girişime karşı farklı önerisi sunuyor.
Girişim, organ bağışında bulunmak isteyen kişilerin ölmeden önce organlarının alınmasını açıkça kabul etmek zorunda kalmamalarını istiyor. Bunun yerine, ilgili kişinin varsayılan, açıkça belirtilmeyen iradesinin yeterli olduğu savunuluyor.
Federal Hükümet ile Parlamento‘nun karşı önerisine göre ise, öldükten sonra organ bağışında bulunmak istemeyenlerin bunu daha önceden açıkça belirtmeleri gerekiyor. Ancak kişilerin yakınları da gelecekte organ bağışını reddedebilecekler.
İsviçre’de şu anda organ bağışı, ancak ölen kişinin bağışa rıza göstermesi durumunda olabiliyor. Durum vasiyetnamede belirtilmiyorsa, akrabalar da karar verebiliyor.
İsviçre’de bağış için gerekli şartlar, sistem değişikliğine rağmen bugün olduğu gibi kalabilecek. Buna göre organ bağışı ancak beyin hasarı veya kalp hastalığı sonucu hastanede beyin ölümü yaşayan kişiler tarafından yapılabilir. Hastane dışında ölen birinin organı bağışlanamaz.
