İsviçre’nin en büyük ikinci bankası Credit Suisse‘in, yolsuzluğa bulaşmış siyasetçiler, kaçakçılar, işkence suçluları ve rüşvetten hüküm giymiş çok sayıda kişinin yasadışı yollarla elde ettikleri milyarlarca doları yatırmak için banka hesabı açmalarına izin verdiğinin ortaya çıkması Avrupa Parlamentosu’nun gündemine de girdi.
Avrupa Parlamentosu’nda (AP) en çok koltuk sahibi olan Avrupa Halk Partisi (EPP), İsviçre’nin Avrupa Birliği’nin (AB) kara listesine alınması çağrısında bulundu.
EPP’nin ekonomik işlerden sorumlu koordinatörü Markus Ferber, AB’ye İsviçre ile ilişkisini gözden geçirme ve mali suçlar konusunda yüksek riski bulunan ülkeler listesine eklenme ihtimalini ele alma çağrısı yaptı.
Ferber, “İsviçre bankaları uluslararası para aklama karşıtı standartları karşılayamadığında, İsviçre’nin kendisi yüksek riskli bir yer haline gelir. Para aklama alanındaki yüksek riskli üçüncü ülkeler listesinin bir sonraki güncellemesinde, Avrupa Komisyonu’nun İsviçre’yi bu listeye eklemeyi gözden geçirmesi gerekir” dedi.
Ferber buna ek olarak; “Bankaların mahremiyet kuralları, para aklamayı ve vergi kaçakçılığını kolaylaştırmanın bahanesi haline gelmemeli. Credit Suisse sırları bulguları, İsviçre bankalarının para aklamayı önleme konusunda çok ciddi eksiklikleri olduğuna işaret ediyor. Credit Suisse’in, zor soruları sormak yerine kafasını öbür tarafa çevirme politikası güttüğü açık” ifadelerini de kullandı.
EPP yetkilisi, Avrupa Birliği ile İsviçre bankaları arasındaki yakın bağların, Avrupa’nın finans sektörü için de bir sorun teşkil ettiğini söyledi.
Uzmanlar ne diyor?
Uzmanlar böyle bir adımın, İsviçre ekonomisinin en önemli ayaklarından biri olan mali sektör açısından felaket anlamına geleceğini belirtiyorlar.
Buna göre AB’nin kara listesine alınmak, İsviçre’nin İran, Myanmar, Suriye ve Kuzay Kore gibi ülkelerden yapılan para transferlerinin derin incelemelere maruz kalması anlamına gelecek.
