İsviçre milli takımı üzerine
Mustafa Aktaş
Eski Futbolcu
Mart ayı içinde Avrupa Şampiyonası eleme maçları başladı.
Bu maçlara İsviçre Milli Takımı da katılıyor. D grubunda mücadele eden İsviçre takımının rakipleri Danimarka, İrlanda, Gürcistan ve Cebelitarık.
İsviçre, nisbeten “kolay“ sayılabilecek bir grupta mücadele edecek.
Takım, ilk olarak deplasmanda Gürcistan’a karşı 2-0 gibi net bir skorla galip gelmesine rağmen, evinde Danimarka’ya karşı son 5 dakikasına kadar 3-0 önde götürdüğü maçı, trajik bir şekilde 3-3 gibi bir beraberlikle bitirdi.
Teknik Direktör Vladimir Petkoviç
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, İsviçre Milli Takım Teknik Direktörü olan Vladimir Petkoviç’in takım için bir handikap olduğunu düşünenlerdenim. Şöyle ki; milli takımlar için oyuncu seçimi ve maçlar göz önünde bulundurulduğunda, ilk 11 seçimi hatalar ile dolu. Bu oyuncuların oyun içindeki taktiksel yetenekleri çok aşağılarda iken, oyun içindeki hamlelerden sonuç alınamıyor.
Vladimir Petkoviç İsviçre basınında bu konudan dolayı sürekli eleştiriler alırken, oyuncu seçimlerinde eski Yugoslavya kökenli oyunculara öncelik tanıdığı vurgulanıyor.
Petkoviç’i henüz İsviçre Milli Takımı’nın başına geçmediği zamanlardan bu yana tanıyor ve takip ediyorum.
İsviçre Milli Takımı öncesi İtalya seri A takımlarından olan FC Lazio ile 12/13 (01.07.2012), 13/14 (04.01.2014) 2 yıl çalıştı. Ondan önce FC Sion’da sadece 4 maç 11/12 (15.05.2012) 11/12 (30.06.2012) kalabildi. Türkiye’de Samsunspor ile 5 aylık 11/12 (01.07.2011), 11/12 (23.01.2012) bir süper lig tecrübesi oldu. İsviçre Süper Ligi’nin iki sezondur lideri olan BSC Young Boys ile de 3 yıllık bir kariyer yaptı. 08/09 (10.08.2008), 10/11 (08.05.2011)
Kolay olan H grubunda ilk iki takım için yarış İsviçre, Danimarka ve İrlanda arasında geçecek gibi görünüyor. Bir aksilik yaşanmaz ise, İsviçre’nin bu gruptan çıkacağını düşünüyorum. Çünkü İsviçre’nin bir futbol ekolü var ve belli seviyeye kadar bu ekol ile gidilebilir. Bu durum yıllardır böyle. Petkoviç’ten önce de böyleydi. Burada irdelenmesi gerekeken şey, İsviçre’nin yıllardır Dünya ve Avrupa şampiyonalarına katılıyor olması. Fakat takım gruplardan çıksa bile, çeyrek veya yarı finallere kolay kolay erişemiyor. Bence İsviçre’nin çeyrek veya yarı final oynayacak kapasitesi mevcut. Daha yüksek kalitede olan bir teknik direktör ile bu hedeflere ulaşılması hiç de zor değil.
Belirli bir ekole sahip olan İsviçre takımı, alt yapılarından her daim yetenekli oyuncular çıkarıyor. Bu, ülkenin sosyo-ekonomik durumu ile alakalı. Dünyanın her yerinden göç alan İsviçre bu cazip durumunu futbolda da lehine kullanıyor.
İsviçre’yi yaşam için cazip bir ülke olarak gören göçmenler içerisinde; Afrika, Güney Amerika, eski Yugoslavya ve Türkiye kökenli birçok oyuncu, halı hazırda milli takımların çeşitli katagorilerinde yer alıyorlar. Doğuştan gelen yetenekleri ile kaliteli olan ve disiplinle eğitilen bu göçmenler İsviçre milli takımlarının omurgasını oluşturuyorlar.
İyi ve planlı bir çalışma ile; bir yıllık, beş yıllık ve on yıllık planlamalar dahilinde daha elit ve daha yetenekli oyuncular oluşturulabilir. İyi bir teknik ekip ile desteklenen bu planlamaların sonunda daha başarılı bir milli takım yaratılabilir.