
Almanya’da sınır güvenliğinden sorumlu Federal Polis Teşkilatı (Bundespolizei), Hristiyan Birlik Partileri (CDU-CSU) ve Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) oluşan yeni hükümetin sınır kapılarında kontrol önlemlerini sıkılaştırma kararını uygulamaya başladı.
Bu çerçevede, Bavyera eyaletinde Avusturya ve Çekya sınırlarında polis kontrolleri artırıldı. Freilassing’deki Saalbrücke noktasında sabit kontrol noktası yeniden kuruldu. Münih ile Salzburg arasındaki A8 otobanı gibi yoğun güzergâhlarda ise denetimler hâlihazırda sürüyordu.
Federal Polis’in Münih’teki merkez yönetim ofisinden Perşembe günü yapılan açıklamada, kontrollerin seyahat edenler tarafından hissedileceği ancak rahatsızlığın en aza indirilmeye çalışılacağı belirtildi. Sözcü, “Tabii ki önceye göre daha çok kontrol olacak ve yolcular bunu elbette algılayacak” diye konuştu.
Muhafazakâr Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partili yeni İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, daha sıkı bir sınır politikası uygulayacaklarını önceden duyurmuştu. Bu kapsamda, başka bir Avrupa Birliği (AB) ülkesinde sığınma başvurusunda bulunan kişilerin Almanya’ya girişine izin verilmeyecek. Hamile kadınlar, küçük çocuklar ve diğer hassas gruplar ise bu uygulamadan muaf tutulacak.
Söz konusu uygulamanın hayata geçirildiğini teyit eden Federal Polis Sözcüsü, “Bundan böyle sığınma talebinde bulunan ancak giriş koşullarını yerine getirmeyen kişiler de geri çevrilecektir” diye konuştu.
Federal Polis, artık koruma talebinde bulunan ancak yasal giriş koşullarını sağlamayan kişilerin geri çevrileceğini doğruladı. Savunmasız gruplar ise ilgili ilk kabul merkezlerine yönlendirilecek.
Şu ana kadar kaç kişinin sınırdan geri çevrildiğine dair net bir bilgi ise paylaşılmadı.
İsviçre tepkili
Sınır kontrollerinin sıkılaştırıldığı duyurulması nedeniyle İsviçre ile Almanya arasında bakanlar düzeyinde bir telefon görüşmesi yapılması planlanıyor. İsviçre açısından bakıldığında, sınırda sistematik olarak yapılan geri çeviriler mevcut hukuka aykırı.
Verilen bilgilere göre, Almanya’nın sınırı geçen kişilere giriş izni vermemesi durumunda, Dublin Anlaşması, Schengen Sınır Kanunu ve İnsan Hakları Sözleşmesi ile ilgili uluslararası hukukun ve geri göndermeme ilkesinin ihlal edileceği belirtildi.