Diziisviçreİsviçre

Aliye Gül – Kanton Thurgau SP adayı

Ailesiyle birlikte 70’li yıllarda İsviçre’ye gelen Aliye Gül 10 yaşından bu yana İsviçre’de yaşıyor. 

Romanshorn Sosyal Demokrasi Partisi (SP) Başkanlığı görevini yürüten Aliye Gül, 2012 yılından bu yana Kanton Thurgau Milletvekilliği yapıyor. 1 Haziran 2015 yılından bu yana da Romanshorn Belediye Meclis Üyeliği görevinde olan Aliye Gül, 18 Ekim’de yapılacak olan seçimlerde partisi SP’den, 1. liste 5. sırasından aday gösterildi.

İsviçre politikası ile tanışmanız nasıl oldu?

İsviçre politikasına SP ile atıldım. SP ile tanışmam 1998’de oldu. İsviçre’ye çifte vatandaşlık uygulaması 1991’de geldi. Daha öncesinde tek vatandaşlık vardı. Ben hemen başvurdum ve 1992’de isviçre vatandaşı oldum. Daha sonra toplantılara yoğun bir şeklide katılmaya başladım ve partiye üye oldum. 1999 yılında okul encümenlik seçimlerinde SP adına oraya adaylığımı koydum ve 4 kişi içinden seçildim. Bu görevi 12 yıl boyunca yürüttüm ve aktif siyasete de böylece girmiş oldum.

Thurgau Kantonu gibi sağ eğilimlerin güçlü olduğu bir yerden aday oldunuz. Burada politika yapmak zor değil mi?

Burada politika yapmak zor evet. Özellikle de bir göçmen ve kadın olarak… Daha öncesinden burada birçok ilki başardığımı söylebilirim. Buradaki insanlarla çok şeyler yaptım. Romanshorn Belediyesi bünyesinde, Vatandaşlık Komisyonu’nun ve Entegrasyon Dairesi’nin oluşturulmasında da birebir yer aldım. Çoğu kişi beni daha çok buralardan tanıyor. Kendimi her kesime kabul ettirdim diyebilirim.

Thurgau Kantonu’nda yaşayan göçmenlerin oranı yüzde 30 civarında. Bu kesimin yanısıra yerli İsviçrelilere de hitap ediyorum.

SP’nin göçmenlerin sorunlarına yaklaşımını siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

SP her zaman işçinin, azınlığın, kadın haklarının ve mağdurların yanında oldu. Sosyal çalışmalar konusundaki sistem ve uygulamaları benim görüşlerime çok yakın.

Göçmenler açısından ne tür avantajlar sağladığınızı düşünüyorsunuz?

Göçmen uyruklu olan vatandaşlarımız için birçok avantaj sağladığımı düşünüyorum. Haklarımızı savunuyorum, azınlık olarak sesimizi duyuruyorum, örf ve adetlerimizi temsil edip tanıtıyorum. Bu şekilde karşılıklı anlayış sağladığıma inanıyorum. Politik çalışmalarda kendinize zaman ayıramıyorsunuz pek ve yoğun bir uğraşım içindesiniz. Burada dil, eğitim, meslek gibi birçok değişken sorunlarımız var. Bunların dillendirilmesi çok önemli.

Seçildiğiniz takdirde ele alacağınız ilk konular neler olur?

Parlamento’da iki önemli çalışmam olacak. Bunlardan ilki daha önce uzun süre burada yaşamış ve kesin dönüş yapmış olan göçmenler için “süresiz ziyaret vizesi“nin verilmesi, ikincisi ise, burada doğmuş çocuklara isviçre vatandaşlığında kolaylık sağlanması olacak.

Seçmenlerinize yönelik son mesajınız ne olur?

Sandığa gitsinler ve oylarını mutlaka kullansınlar! Burada yaşayan insanlarımızın daha çok duyarlı olmaları gerekiyor. Siyasete katılmalı ve oylarını kullanmalıdırlar. Burada doğrudan işleyen bir demokrasi var. Bu çok önemli, herkesin söz hakkı var burada. Özellikle yeni kuşak gençler siyasete atılmalıdırlar. Gençlerin dil sorunları yok, kendilerini daha iyi ifade edebilirler. Mutlaka birşeyler yapıp etkilerini yansıtmaları, seslerini duyurmaları lazım.

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı