İsviçre’nin en iyi oyuncusu; Beren Tuna
Beren Tuna, Yönetmen Esen Işık’ın ilk uzun metrajlı filmi olan Köpek ile duyurdu ismini.
Köpek filmi, Quartz Filmpreis Verleihung tarafından 2016 yılında İsviçre’nin en iyi filmi seçilirken, filmde yer alan Beren Tuna ise İsviçre’nin en iyi oyuncusu ödülüne layık görülmüştü. Beren Tuna 101 dakika süren Köpek filminde koca şiddetine maruz kalan “Hayat“ isimli bir kadını canlandırmış, filmde sergilediği performans ile dikkatleri üzerine çekmişti.
Beren Tuna ile aldığı ödül sonrasında görüştük ve çalışmaları üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
Köpek filmi ile İsviçre’nin en iyi oyuncusu seçildiniz. Bu filmde yer alma fikri nasıl oluştu?
Esen Işık ile uzun zamandır tanışıyoruz. Daha önceden yazdığı iki senaryo ile prodüksiyona geçmeden önce bana beraber çalışmayı teklif etmişti. Ancak iki proje de gerçekleştirilemedi. Köpek senaryosunu bana gönderip “Hayat” rolünü teklif ettiğinde senaryoyu çok beğenip kabul etmiştim.
Esen Işık ile çalışmak nasıl bir duygu?
Esen Işık çalıştığı oyuncuları çok iyi tanıyan bir yönetmen. Çekim hazırlığında ve sette bana çok güvendiğini hissettim. Oyuncu ve yönetmen arasında çalışma çok özel ve hassastır. Üzerinde çalıştıkları konuları, gösterilen karakterleri ve çekilen sahneleri kendi aralarında yarattıkları bir dille paylaşırlar adeta. Bu dili Esen Işık ile rahatça bulup paylaşabildiğimizi hissettim.
Filmde birçok insan ilk kez kamera karşısına çıkmıştı. Bu durum sizi zorladı mı?
Filimde ilk kez kamera karşısına çıkan arkadaşlarla beraber oynama şansım olmadı pek. Ben şahsen Barış Atay ve Cemal Toktaş gibi tecrübeli oyuncularla beraber oynadım. Bu kadar profesyonel oyuncularla birlikte kamera önüne geçmek harika bir tecrübeydi.
İsviçre’nin en iyi oyuncusu seçildiniz. Bunu ilk duyduğunuzda neler hissettiniz? Bu ödülü bekliyor muydunuz?
Köpek filmi ile ilk defa bir sinema filminde yer aldım. Bu ilk çalışmadan sonra bu kadar büyük bir tepki almayı doğrusu beklemiyordum. Bu ödül, bana doğru mesleği seçtiğimin bir göstergesi oldu.
İsviçre basınında, özellikle Blick gazetesinde filminizle ilgili olumsuz yorumlar yer almıştı. Bunu nasıl değerlendirdiniz?
Olumsuz tepkilere, ödülümü aldığım sıra yaptığım teşekkür konuşmasında yanıt vermeye çalıştım. Bu tür düşüncelerin ve tepkilerin açıkça tartışılması tabii ki herkesin hakkıdır. Ancak burada önemli olan, ödülün verileceği kişiyi seçerken ilk olarak sanatın gözetilmesidir.
Bundan sonraki aşamada yeni projeleriniz olacak mı? diye soralım son olarak.
Tiyatro ve sinemanın, toplumda tartışılan konuları farklı bakış açıları ile sunmaları açısından, büyük potansiyelleri olduğunu düşünüyorum. Toplumun gelişimini sağlayacak etmenlerdir bunlar. Bundan yola çıkarak da, bir sanatçı olarak topluma karşı önemli bir sorumluluğumun olduğunu düşünüyor, projelerimi de buna göre oluşturmaya çalışıyorum. Bu çerçevede, İsviçreli tiyatro yazarı ve yönetmen Mirjam Neidhart ile beraber kurduğum tiyatro prodüksiyon platformu “1visible” ile güncel politikayı işleyen projeler üzerinde çalıştım. Mirjam Neidhart ile birlikte şu an 1980’de Vietnam’dan İsviçre’ye ilticacı olarak gelmiş bir kadının hikayesinden yola çıkarak bugünün mülteci krizi konusuna değinen bir oyun hazırlıyorum. Bu oyunun ilk gösterimi Haziran ayında da Zürich “Helferei” tiyatrosunda olacak ve daha sonra da Zürich gölünde bir teknede gösterilecek. Bu oyunun hazırlık aşamasındayız şu an.
Beren Tuna Kimdir?
1980 doğumlu olan Beren Tuna, 11 yaşından itibaren Almanya’da büyüdü. Maturasını Almanya’da yapan Tuna bir süre tiyatroda (Theaterhaus Stuttgart) staj yaptı. 2003 yılından bu yana İsviçre’de yaşayan Beren Tuna 2002-2006 yılları arasında ZHdk (Zürcher Hochschule der Künste) Yüksek Okulu’nda oyunculuk eğitimi aldı. Sanatçı, tiyatro ve sinema alanlarında sayısız çalışmaya imza attı.
