54’üncü Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına, aralarında yü fazla devletin üst düzey yöneticilerinin, iş dünyası liderlerinin, sosyal kuruluşlarının ve medya temsilcilerinin de yer aldığı 2 bin 800 kişi katılacak.
Graubünden Kantonu’nun tatil beldesi olan Davos‘ta düzenlenecek olan bu toplantılarda küresel zorluklar tartışılacak. WEF’in bu yılki sloganı “Güvenin Yeniden İnşası” şeklinde.
Bu yılki toplantılar, İsrail ile radikal İslamcı Hamas arasındaki savaş ile Rusya ve Ukrayna arasında iki yıldır devam eden savaşın gölgesinde yapılacak.
Toplantılarda önplana çıkacak olan diğer konular, istihdam yaratılması, yapay zekanın kullanımını, iklim, çevre ve enerji arzı olacak.
Kimler katılıyor?
Bu yılki toplantılara Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyj de katılacak. Bu, Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’ya saldırmasından bu yana Zelensky’nin İsviçre’ye ilk ziyareti olacak. Herhangi bir heyetin katılmayacağı Rusya, geçen sene olduğu gibi bu sene de boykot ediliyor.
WEF organizatörleri tarafından yapılan duyuruya göre, toplantılara katılacak olan diğer isimler şöyle;
Çin Başbakanı Li Qiang, İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei.
İsviçre WEF’e, Federal Konsey Başkanı Viola Amherd liderliğindeki birkaç Federal Hükümet üyesi ile katılacak. İsviçre’nin bu yılki odak noktası büyük olasılıkla AB temsilcileriyle yapılacak toplantılar olacak. Federal Hükümet bu yıl AB ile gelecekteki ilişkilere ilişkin bir anlaşma paketi müzakere etmek istiyor.
WEF’e, Ortadoğu’daki savaşın arka planında olan Ürdün, Lübnan, Irak ve Katar’ın da aralarında bulunduğu birçok bölge devletinin bakanları ile ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan’ın gelmesi de bekleniyor.
WEF’e Latin Amerika ve Asya’dan rekor katılım kaydedildi. Organizatörler, bunun küresel ekonomik çalkantıları yansıttığını söylüyorlar.
WEF’e gelecek olanların neredeyse yarısı iş dünyasının temsilcilerinden oluşacak. Verilen bilgilere göre 800’e yakın CEO Davos‘a gitmek istiyor.
Yapay zeka, kuantum mekaniği, biyoloji, uzay yolculuğu ve iklim alanlarından yaklaşık 150 teknoloji öncüsü de Davos’ta bulunacak.
Maliyetler
Bu yılki WEF toplantılarının güvenliğine yönelik maliyetler toplamda 9 milyon frank civarında olacak. Maliyetlerin 8’de 3’ü Federal Hükümet, 8’de 2’si Graubünden Kantonu, 8’de 2’si, Davos Belediyesi 8’de 1’i ise. Klosters belediyesi tarafından karşılanacak.
Güvenlik önlemleri dahilinde bölgede, Graubünden Kanton polisinin yanı sıra 5 bin askeri personel de konuşlandırılacak.
WEF karşıtı gösteriler
Daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Davos’a doğru yürümek isteyen protestocular Cumartesi günü Küblis’ten Klosters’a olan yürüyüşlerine başlıyorlar. Yürüyüşün Pazar günü Davos’ta sona ermesi planlanıyor.
Ancak Graubünden Kantonu protestoculara izin vermeyeceğini açıkladı. Organizatörler ise bu kararı Federal Mahkeme’ye götürüp itiraz etmek istiyorlar. Ancak bu yılın sonuna kadar federal düzeyde bir mahkeme kararı çıkması beklenmiyor.
Türk yetkililer Davos’a gelmiyor
T.C. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümet yetkililerinden organizatörlerin İsrail-Hamas savaşındaki duruşu nedeniyle bu seneki Dünya Ekonomik Forumu Davos Zirvesi’ne katılmamalarını istediği belirtildi.
Bloomberg’e konuşan kaynaklar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in bugün başlayan zirveye katılmayı planladığını ancak Erdoğan’ın talebinin ardından karar değiştirdiğini söyledi.
Erdoğan ve Şimşek’in ofisi, iddiasıyla ilgili yorum yapmadı. Dünya Ekonomik Forumu’nun kurucusu ve Başkanı Klaus Schwab, Hamas’ın İsrail’e gerçekleştirdiği 7 Ekim saldırılarını “terör saldırısı” olarak nitelemiş ve kınamıştı.
Bloomberg, Erdoğan’ın Türk yetkililerin Davos’a gitmemesi yönündeki kararının Türkiye’nin yabancı yatırımcılarla temas kurma girişimlerini karmaşıklaştıracağını ifade etti.
Ne olmuştu?
Erdoğan, 2009’da dönemin İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve moderatör David Ignatius ile bir panelde yaşadığı tartışmadan bu yana zirveye katılmıyor. Davos Krizi veya “one minute” çıkışı olarak anılan olayda Erdoğan, Peres ve Ignatius’a tepki gösterdikten sonra Davos zirvesine bir daha katılmayacağını söylemişti.
Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, 9. İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez’e, 20 Ocak 2009’daki Dünya Ekonomik Forumu’nda “Sayın Peres benden yaşlısın. Sesin çok yüksek çıkıyor. Biliyorum ki sesinin bu kadar çok yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisinin gereğidir. Benim sesim bu kadar yüksek çıkmayacak, bunu da böyle bilesin. Öldürmeye gelince, siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz! Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum” demişti.
Zirveye Erdoğan katılmasa da bakanlar ve hükümet yetkilileri katılım gösteriyordu.