Diziİsviçreisviçre

29 Kasım halk oylaması-Konzernverantwortung

İsviçre’de 29 Kasım 2020 tarihinde Konzernverantwortung (Şirketsel sorumluluk) isimli Federal bir oylama yapılacak.

Halk oylamasını 10 Ekim 2016 tarihinde gündeme getiren girişimciler, İsviçre merkezli şirketlerin yurtdışında uluslararası kabul görmüş insan hakları ile çevre standartlara uymalarını ve saygı göstermelerini talep ediyorlar.

İsviçre şirketlerinin hem yurt dışında hem de yurt içinde iş yaparken uluslararası standartlara uymalarını isteyen girişim, ham madde ticareti gibi riskli olan endüstri branşlarında faaliyet yürüten tüm şirketlerin durum tespiti kontrollerini gerçekleştirmelerini istiyor.

Bu, firmaların tedarik zincirlerini incelemeleri ve kural ihlallerini önlemek için önlemler almaları gerektiği anlamına geliyor. İsviçreli bir şirkete bağlı olan farklı bir yan kuruluşun buna uymaması durumunda İsviçre’deki ana şirket hakkında dava açılabilecek.

halk oylamasi

Girişimin arkasında, öncelikli olarak kalkınma yardımı ve çevrenin korunmasında aktif olan sivil toplum kuruluşlarından oluşan bir komite var. Girişim SP ve Yeşiller tarafından da destekleniyor.

Karşıtlar ne diyor?

İsviçre şirketlerinin yurtdışındaki uluslararası standartlara uyması gerektiği ilkesini kabul eden inisiyatif karşıtları; girişimin İsviçreli firmalar açısından dezavantaj sağlayacağını, işletmelerin bulunduğu yerlerde ekonomik zararlara sebep olacağını belirtirlerken, şirketlerin İsviçre’yi terk de edebileceklerini söylüyorlar.

Hükümet ve Parlamento da bu girişimi reddettiğini açıkladı.

Federal Hükümet, insan haklarına uymaya ve çevrenin korunmasına büyük önem verdiğini açıklarken, Parlamento, büyük şirketlerin daha fazla şeffaf olacağı konusunda iyimser bir tablo çiziyor ve büyük şirketlere bağlı olan alt kuruluşların doğru bir şekilde iş yapıp yapmadıklarının raporlanması gerektiğini belirtiyor.

On yıllardır ihlal edilen insan hakları çevresel tahrip

isviçre

Public Eye isimli oluşum, İsviçreli şirketlerin yurtdışında, on yıllardır insan haklarını ihlal ettiği ve çevreyi tahrip ettiği konusunda sayısız vaka belgelerken, girişimciler özellikle de, İsviçre dışında faaliyet yürüten Glencore şirketinin çalışmaları üzerine yoğunlaşıyorlar.

Glencore

Glencore, dünyanın en büyük çinko, kurşun ve gümüş üreticilerinden biri olan madencilik şirketi Volcan’ı kontrol ediyor.

Glencore gibi şirketlerin nehirleri zehirlediğini tüm alanları tahrip ettğini ifade eden girişimciler, bu tür şirketlerin ortaya çıkan çevresel zararlardan sorumlu tutulması gerektiğini dile getiriyorlar.

Uzun yıllardır Kolombiya’daki El Cerrejón kömür madeninin bazı kısımlarını işleten Glencore, bölgedeki nehirleri kirletiyor.

Şirketin, Peru’da bulunan Cerro de Pasco bölgesinin hava ve suyunu ağır metallerle zehirlediği de iddia ediliyor. Cerro de Pasco şehrinde 70 bin kişi yaşıyor. Buna göre, Glencore tarafından kontrol edilen maden ocaklarının yarattığı kurşun zehirlenmeleri, özellikle de çocuklar için anemi, engellilik, felç gibi hastalıklra neden olduğu söyleniyor.

Glencore şirketi, Çad’daki ciddi cilt yaralanmalarından da sorumlu tutuluyor.

Araştırmalar, Glencore’un Cad’da bir çevre felaketine neden olduğunu ortaya çıkardı. Buna göre petrol üretiminden elde edilen kimyasallar nehirleri zehirliyor. Bu da çocukların ve yetişkinlerin derisinde santimetre büyüklüğünde kabarcıklara ve köylülerin hayvanlarının ölümüne yol açıyor.

Çimento tozu saçan LafargeHolcim

İsviçre’nin LafargeHolcim isimli çimento şirketinin Nijerya’nın Ewekoro köyünde bir fabrikası bulunuyor. Görgü tanıklarına göre bölge çimento tozu ile kaplı. Buradaki doktorlar, insanlarda yoğunlukla karaciğer, akciğer ve dalak hasarı gibi hastalıklar görüldüğünü bildiriyorlar.

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı